'' Ve delikanlı, Evrenin Ruhu'na daldı ve Evrenin Ruhu'nun, Tanrı'nın Ruhu'nun bir parçası olduğunu gördü ve Tanrı'nın Ruhu'nun, kendi ruhu olduğunu gördü.''
Kitabın sonlarına doğru karşılaştığım bu cümleler Yunus Emre'nin ;
İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır
Okumaktan murat ne
Kişi Hak'kı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru emektir
bu mısralarını aklıma getirdi.Görünürde Santiago bir hazinenin peşinden, kendi hayat menkıbesinin peşinden gidiyor gibi görünse de bana göre aslında bulduğu kendisiydi,ilmi bilmek,kendini bilmekti..Ve kendini bildiğinde Evrenin Ruhu'nun Tanrı'nın bir parçası olduğunu ve Tanrı'nın Ruhu'nun kendi ruhu olduğunun farkına vardı.
''Gözümüzün önünde büyük hazineler olduğu zaman asla göremeyiz onları. Peki neden bilir misin? Çünkü insanlar hazineye inanmazlar.''
Kendi hazinesini gözünün önünde olmasına rağmen yaşadıklarından sonra öğrenen Santiago'nun hikayesi.. Keyifli okumalar ;)