Merhabalar.. İyi akşamlar.. Yazar kitabı 18-19 yaşlarındayken yazmaya başlamış ve bunu öğrenince çok şaşırdım. Bu kadar genç yaşta böyle bir başarı cidden çok övülesi. Birçok filme ve uyarlamalara konu olan, 200 yıl geçmesine rağmen kendisini okutan bir eser olması. Ve yine okuyup öğrenince çok şaşırdığım bir bilgi vereyim: Filmlerden izlediklerimiz ve öğrendiklerimizin aksine Frankenstein yaratığın adı değil, yaratıcısının adıymış. Yaratıktan kitapta hep yaratık diye bahsediliyor ve bunun haricinde bir ad verilmemiş. Konusundan bahsedecek olursam, Victor Frankenstein adlı bir adam annesinin ölümünden sonra çok sarsılıyor ve yaşam-ölüm hakkında araştırmalar yapmaya başlıyor. Ailesini bırakıp Almanya'ya yerleşip doğa bilimi dersleri alıyor. Mezarlardan farklı parçalar toplayarak 2,5 metrelik dev bir yaratık yaratıyor. Yaratık canlanınca onun çok çirkin olduğunu düşünüyor ve korkup evden kaçıyor. Ah zavallı yaratık, okurken ne çok üzdün, ne çok kalbim kırıldı seninle seninle birlikte.. Yaratık yaratıcısının onu terk etmesi ve insanların onu dış görünüşünden dolayı dışlaması, öldürmeye çalışması üzerine intikam yemini ediyor. Bebek gibi bir kalbi ve iyilik dolu bir yüreği vardı aslında.. Yaratıcısının onun kalbini kırdığı gibi, o da onun kalbini kırmak ve canını yakmak istiyor. Kitapta yaratığın isyanları ve mutsuzlukları çok haklı sebeplerdi. Alıntı da paylaşacağım kitaptan. Kitabın ilk 100 sayfası falan beni aşırı kendine çekmedi ama sonra yaratığın kendi kendine dünyayı keşfetmesi, kendisini geliştirmesini okumak o kadar tatlı, güzel ve akıcıydı ki.. Sonu da beklenildik ama beni üzen bir sondu. Kesinlikle okumalısınız, dış görünüş ve insanların gereksiz önyargıları yüzünüze tekrar tekrar çarpabilir. Belki kendi hayatınızda da bazı davranışlarınızı değiştirirsiniz. Kitapla kalın.. Huzurla kalın..

Frankenstein Ya Da Modern PrometheusMary Shelley · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202013,9bin okunma

·

75 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.