Dünyanın suratına tükürmek, akla gelebilecek en aykırı şeyi yapmak istiyordum. Gereğinden fazla düşünüp gereğinden fazla kitap devirmiş bir gencin coşkusu ve idealizmiyle, yapmam gereken şeyin hiçbir şey yapmamak olduğuna karar verdim: Eylemim, herhangi bir eylemde bulunmayı kesinlikle reddetmek olacaktı. Bu estetik önerme düzeyine çıkartılmış nihilizmdi. Yaşamımı bir sanat yapıtına dönüştürecek, her solukta felaketimden tat almayı öğrenecek ölçüde paradokslara feda edecektim kendimi.