Yıllar önce okuduğum bir kitaptı. (yaklaşık 8 9 sene önce). O güne kadar hiç bu kadar akıcı ve merak uyandırıcı bir roman okumadım demiştim kendime. Belki bu çok fazla iddialı bir söylem gibi gelebilir. Ama o zaman için gerçekten öyleydi. Şuan da bu romanın üstüne çıkabilecek eserler bence sayılı.
Yazar 5 senelik araştırmanın, incelemenin ardından İstanbulun Fethini anlatan bu romanı kaleme almış. Yani 5 senede, demlene demlene yazılan bir eser bu. Hacim olarak başta kalın gibi gözükse de, yazarın kurduğu, oluşturduğu dünya o kadar gerçek ki kitap sizi içine çekiyor ve ne zaman bitirdiğinizi anlamıyorsunuz.Hiç tarihi romanlar, kitaplar okumayı sevmeyenlere özellikle bu eseri tavsiye ederim. Bu eserden sonra tarihi romanları seveceklerdir :)
Yazarın bundan sonra yazdığı Osman adlı kitaba da başlamıştım. Hatta 2 kitaptan oluşan serinin ilk kitabıydı Osman. Yarıda bıraktım. Yine aynı yazarın Son Sefarad isimli kitabını aldım, bu sefer bitirebildim :)Benim nezdimde Dünyanın İlk Gününde yazar çıtayı o kadar yükseltmişti ki yukarıda bahsettiğim iki kitabı benim beklentilerimi karşılayamadı. Son Sefarad da mevcut romanların arasında kesinlikle okunabilecek, sürükleyici ve akıcı bir roman ama bu eserin keyfini bana veremedi :)
Toparlamak gerekirse, Dünyanın İlk Günü ne bir şans tanıyın. Sevmezseniz bu incelemenin altına dilediğinizi yazabilirsiniz... :)