Yazarın hayatındaki karmaşa biraz yazı diline yansımış ne yazık ki. İnançsızlığın düsturuyla düzene karşı bir düzensizlik için fikir savaşı vermiş ve doğanın insana ihtiyacı olmadığı gibi kanunlara da ihtiyacı olmadığını savunmuş Marquis de Sade bu eserinde. Sadizmin öncüsü olarak kabul edilen bu yazarın cinsellik ve demokratik sistem üzerine olan yaklaşımı, ahlak kaygısının yersiz olmasını savunuşu ise akıllarda iz bırakan bir niteliktedir. Herkesin hoşuna giderek okuyacağı bir kitap değildir, onu da belirtelim.