Dolunaylar doğar dik başlarında,
Bezenir eteği nura dağların.
Beyaz kar, yeşil çam yamaçlarında
Renk katar rengine kara dağların.
Dizilir yolunda göç katar katar;
Kuşların avazı gökleri tutar.
Sonsuz hürriyeti cana can katar
Koçyiğit duruşlu sıra dağların.
Kartallar eğlenir kayalarında;
Kuzular meleşir yaylalarında;
Kışında, yazında ilkbaharında
Bulutlar başında bere dağların.
Yiğit ölür, kaçar dağın neşesi;
Ne sümbülü kokar, ne menekşesi...
İniler ardıcı, çamı, meşesi
Eksilmez başından bora dağların.
Dadaloğlu bu dünyadan gideli,
Koç Köroğlu terk-i hayat edeli,
Besbelli her saat artar kederi,
Belki de yüreği yara dağların.
"Dağ adamı" derler cahil olana,
İsyan et KARAKOÇ sen bu yalana.
Ölen öldü, sıra geldi kalana...
Hak için hakkını ara dağların.
Sayfa 83