Gönderi

266 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki Cesur Yeni Dünya ve 1984’ü birbirine benzetenler büyük bir yanılgıya düşeceklerdir. Birbirinden son derece bağımsız iki kitap zerre alakası yok. Bir kere 1984 kitabının içinde yaşayan bir insan çok ağır bir şekilde cezalandırılır kitabı okuyanlar sonunda göreceklerdir ki kendilerini çok büyük işkencelere maruz bırakan sistem vardır. Cesur Yeni Dünya kitabında ise daha çok sistem içinde bulunan bireyler “soma” gibi haplarla hayatlarına devam ederler. Nedir bu hap? Bir nevi uyuşturucu özelliğinde ama uyuşturucu olmayan, gününün güzel geçmesini sağlayan mutluluk formülüdür. Kitap distopya ve ütopya arasındaki çizgide gidip geliyor. Bu ayrımı bir okuyucu olarak yapmak zor olacaktır. Kitabın yazılım amacı Huxley’in Amerika’ya bir dönem gitmesi ve oradaki insanların tüketime yönelik yaşayışlarına bir tepkidir. Ayrıca kitabın ismi Shakespeare’in Fırtına kitabında geçen bir cümleden yola çıkılmış. Bu tarz kitaplarında bu dünyada okunması yasak. Güzel bütün şeylerde... Oluşturulan bu dünya düzeneğinde Ford bir Tanrı. İsmi Henry Ford’dan geliyor. Ford’un araba üretirken çalışanlarını koyduğu bir düzenek var aynı düzenek bu yeni dünya sisteminde de yer alıyor. Çalışanlar bir nevi robotlaşıyorlar. Ayırdıkları Alfa, Beta, Gama, Delta, Epsilon gibi gruplar da bu çalışma düzeneği içinde adeta bir nevi robotlar. Duygusal zayıflık yani insani bütün dürtüler yasaklanmış. Aile kavramı, tek eşlilik vs. Bernard ve John buradaki en önemli karakterler. Sorgulayan sisteme baş kaldırabilen onlar. Bernard 1984 kurgusu içinde olsaydı kaçınılmaz sonu Winston olurdu. O yüzden de arada dağlar kadar fark var. Biraz yukarıda distopya ve ütopya olarak ayrım okuyucuya kaldığından ve ayrımın zor olduğundan bahsettim. Benim şahsi kanaatim kitabın ütopya olması yönünde. Mutsuzken mutsuzluğunu yaşayan bir insan mısınız mesela? Ya da mutsuzken mutlu olmanın yollarını arayan bir insan mısınız? Tatile çıkarsın, uyursun, müzik dinlersin... Bunların birçoğunu mutsuz olduğun için de yaparsın. Neden soma diye bir hap olmasın ki? Bir kere uyuşturucu kullanan insanlara soma vererek daha sağlıklı bir yaşam formuna dönüştürebilirsin. Kitapta sözü geçen Mustafa Mond’la yapılan konuşmada sen mutsuzluk hakkı istiyorsun diyordu. Kitabın konusu anlatmak istediği durum tam olarak bu cümle. İnsanların bir hakları yok herkes yapay ve öjenerik bir formül içindeler. Şu anki toplumdan ne farkı var ki? Herkes yapay duygusuz, düşünceleri yok. Kendine ait düşüncen yok ya... Madem böyle bir topluma evrilleşiyoruz, Huxley’in kurduğu topluma yönelelim daha iyi. Çünkü bizim yaşadığımız coğrafya artık kurulan distopik öğelerden daha kötü. Bu yüzden kitabın ütopik bir konusu olduğunu düşünüyorum. Kitabı çok sevdim. Anti-teziniz varsa aşağıya bırakabilirsiniz Keyifli okumalar
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,7bin okunma
·
63 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.