Bu kitap hali hazırda çok bilinen bir kitap. Ben de bu sebepten ötürü aslında uzun zamandır okumak istiyordum. Genel kurgusuna bakacak olursak insanlar tarafından haksızlığa uğradıklarını düşünen bir grup hayvan Büyük Üstad’ın önderliğinde Köşk Çiftliğini sahibinden alırlar. Ne yazık ki daha sonrasında yönetici konumunda olan domuz Napoleon, bu çiftlikte baskıcı bir yönetim uygulamaya başlar. Kitabı çok beğendiğimi ve gerçekten de övgülerin hepsini hak ettiğini söyleyebilirim. Aslında bir yerde distopik de bir kitap. Görüyoruz ki burada da politika işin işine girdiği zaman, çıkarlar işin işine girdiği zaman tüm canlılar adeta kötüleşiyorlar. Çiftliğin önce hayvanlar tarafından ele geçirilmesinden sonra "Hayvan Çiftliği" olmuştu ve birçok madde de eklenmişti. Örneğin "Hiçbir hayvan hiçbir hayvana zarar veremez." Ancak görüldüğü gibi Napoleon, kendi siyasi çıkarları doğrultusunda maddeyi "Hiçbir hayvan sebep olmaksızın hiçbir hayvana zarar veremez," şeklinde değiştirdi. Bu aslında kitabın durumunu da net bir şekilde özetliyor. Keza Napoleon’un her başarısız girişiminde suçu yendiği Snowball’a atması da yine aslında baskıcı bir yönetimi anlatıyor bizlere. Koyunların; hayvanlar her Napoleon’a karşı çıktıklarında "Dört ayak iyi, iki ayak kötü," deyip hayvanları susturması, domuzların-yöneticilerin- diğerlerinden daha üstün olması günümüzde de insanların siyasi çıkarlar üzerine yaptığı şeyler. Yazarın dilini beğendim. Diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum yakın zamanda.

Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021248,6bin okunma

·

4 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

E.