Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

23 Nisan gösterisinde yağmur altındaki halim geldi de aklıma...
Okullarda çocukları her sabah, Andımız için, İstiklal Marşı için, 19 Mayıs'ta, 23 Nisan'da, 10 Kasım'da; bütün özel günlerde, yağmura, kışa, soğuğa, sıcağa bakmadan bahçede ayakta dikmek, "Sen değersizsin. Bu anlattığımız şeyler, senden çok daha değerli," demektir. Özel günlerde "Çocuklara bir şey anlatmak istiyorsanız önce onları sıcak, rahat bir yere oturtun. Siz bir şeyi nasıl dinlemeyi tercih ediyorsanız onlara da o koşulları sağlayın," diyorum ve çok kişiden "Bunu söylemek için 10 Kasım'ı/24 Kasımı/23 Nisanı/19 Mayıs'ı mu buldunuz! Sizin niyetiniz başka! Madem ataları onlar için bunca şeye katlanmış, onlar da azıcık üşüsünler, küçük bir fedakârlıkta bulunsunlar, bir şey olmaz!" gibi öfkeli tepkiler alıyorum. Bu geleneksel yaklaşım, herkes oturmuş yemek yerken çocuğun oturacak bir yeri hak etmeyebileceğini çocuğa ihtimal dahilinde de olsa öğreten anlayışla aynı. Çocuk herhangi bir fedakârlıkta bulunmak istediğinde bunu kendi rızasıyla yapmalıdır; başka türlü bir zorlama, bize fedakâr değil, otorite karşısında korkak, içten pazarlıklı ve düzenbaz bireyler olarak dönecektir.
·
131 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.