Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

540 syf.
9/10 puan verdi
Yoruma nasıl, nereden başlasam bilemiyorum. Açıkçası kitabı sevmeyi beklemiyordum çünkü perilerle aram hiç iyi değil. Perilerin ana karakter olduğu kitaplar beni sarmıyor, kitap elimde heba oluyor. Bu kitap da farksız olmaz diye düşünmüştüm. Fakat epey yanılmışım. Yine fantastik ve içinde peri bulunan romanlarda olduğu gibi insan bir kızımız var. Kızımız yani Feyre, ormanda avlanırken bir kurt öldürüyor. Kurdun Feyre'e saldırmaması zaten ortada bir bit yeniği olduğunu gösteriyordu. Zaten kısa bir süre sonra kurdun neden karşı çıkmadığı ortaya çıktı ve Feyre kendisini Tamlin isimli bir perinin sarayında buldu. Olaylar da böyle başladı. Okuduğum yorumlar nedeniyle Feyre'den nefret etmeyi bekliyordum ama ondan çok o lanet kız kardeşlerinden nefret ettim. Ben bu kadar hazıra konan, rahatlarına düşkün, bencil ve nankör kardeşler görmedim. Gerçekten tahammül edilebilir gibi değillerdi. Sırf o saçma sapan karakterler yüzünden kitabın belli bir noktasına kadar olan bölümü zar zor okudum. Feyre'in o evden kurtulmasına sevinmedim desem yalan olur. Kitapta baş karakter erkek görünen ama öyle de olmayan bir karakter var, yani Tamlin. Peri diyarında Bahar Sarayı'nın prensi. Yüzünü maskeyle kapatıyor. Hatta saraydaki diğer peri olan Lucien ve saraydaki tek hizmetçi de maskeli. Daha sonra öğreniyoruz ki meğerse tüm halk maskeliymiş. Sebebi sorulunca hastalık diyorlar ama hastalığın ne olduğunu bilmiyoruz. Perilerin büyü güçleri bu hastalıkla sınırlandırılmış. Bunda Feyre'e düşen görev var mı, varsa ne onu da bilmiyoruz. Bir de bir savaş varmış. Hakkında en ufak bir fikrimizin olmadığı bir savaş. Hiçbir fantastik peri kitabında bu kadar bilinmezlik görmemiştim. Normalde bu tür kitaplarda konu, önceki yaşananlar bilinirdi. Fakat Feyre ne olduğunu sormuyor. Sorduğu anda çok hevesle okumaya başlıyorum ama bu sefer de cevap alamıyor. Zaten zar zor aklına geldi sordu bari bir cevap alsaydık ama yok. Feyre kitap boyunca perilerde işe yaramayacağını bildiği halde tuzaklar kuruyor, bıçaklar aşırıyor. "Onların yemeklerini yemeyeyim büyülü olabilir," diyor ama "Yemek yedikten sonra bir kaçış yolu bulayım," diyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye gülmeye başlıyorum. Feyre'in bu ve buna banzer hareketleri beni çok güldürdü. Sinirden de gülmüş olabilirim çünkü asıl sorunlar yerine hep bu tür amaçsız hareketler peşindeki bir karakteri okuduk. Bir de Tamlin, Feyre'in kalbini kazanmaya çalışıyor ama çalışmıyor da. Yazar karakteri hem sevdirmek hem de sevdirmemek için büyük bir uğraş vermiş. Çünkü aslında kitaptaki asıl erkek karakter o değil. Bu seriyi genelde çoğu kişi bildiği için baş erkek karakterin Rhysand olduğunu duymuşlardır. Kitapta ilk görüldüğü anda "İşte bu tür kitaplarda erkek karakter aynen böyle olmalı," dedim. Çünkü yani öyle bir girdi ki onun olduğu sayfaları resmen yuttum. Tamlin bazı yaptıkları dışında (ki o sahnelerde onun adına üzüldüm çünkü ana karakter olabilecek potansiyeli varmış) Rhysand'ın yanında sönük kaldı. Ayrıca yazar da Tamlin ile Feyre'i bir çift olarak göreceğim bölümler yazmadı. Yine de Tamlin fena bir karakter değil. İkinci kitapta durum ne olur bilmiyorum ama şu anda seviyorum. Henüz olumsuz ve ters bir şey yapmadı. Bu kitap genel itibariyle oluşturulmuş evrene, yazılacak kurguya iyi bir giriş kitabıydı. Sadece şu savaş ve hastalık mevzusuna kafam bozuldu. 350den sonra bir şeyler olaylar açıklanmaya başlayacak, kitap hızlanacaksa biz 350 sayfa ne okuduk? O 350 sayfa neden yazıldı? 350 bana çok geldi ama serinin uzunluğunu ve bütünü düşünürsek ideal görünüyor. Ve son 150 sayfa ise inanılmaz güzeldi. Kitap aktı gitti. Feyre'i sevdiğimi de itiraf etmem gerek. Evet bazen saçma sapan "Ya ne yapıyorsun?" dediğim yerler de çok ama yine de sevilmeyecek karakter değil. Ondan da çok daha kötülerini gördüm o yüzden Feyre bende kitabı yerden yere atma isteği uyandırmadı. Sadece o kız kardeşlerinden nefret ettim o kadar. Yazarın kalemini beğendim. Devam kitaplarını merak etmemiz için aralara serpiştirdiği detaylar da güzeldi. Yazarın betimleme ve olay örgüsü de onun ustalığını gösteriyor. Periler ve diyardaki canavarların tasvirleri inanılmazdı. Gerçi bazı betimlemeleri anlamadım. Belki çeviriden kaynaklıdır diye düşünerek puan kırmadım. Mesela Tamlin'in dönüşümü tam kurt da değil ve tasvir paragrafını birkaç kere okumama rağmen nasıl göründüğünü tam anlamış değilim. Bazı canavarlar için de aynı düşüncem geçerli. Ama yine de neredeyse kitaptaki her detay gözümde canlandı diyebilirim. Daha fazla bir şey yazmak istemiyorum çünkü ne desem spoiler olacak. Kitap beklentilerimi aştı. İkinci kitabı ve hatta devam kitaplarını da şimdiden okuma listeme aldım. Perilerden haz etmeyen ben bile sevdiysem bence bu seriye bir şans verilebilir. Not: kitabın dizi olacağını duyunca "o canavarlar diziye nasıl aktarılacak" diye düşündüm. Rhysand'ı da canlandıracak bir oyuncu olduğunu pek düşünmüyorum. Her türlü hayal kırıklığına uğrayacak gibiyim. Bakalım umarım tahminimin aksi çıkar ve bu güzel seriyi dizi yapacağız yoluna rezil etmezler.
Dikenler ve Güller Sarayı
Dikenler ve Güller SarayıSarah J. Maas · Dex Kitap · 20163,824 okunma
·
1.689 görüntüleme
Gamze okurunun profil resmi
Ikinci kitapta Rhysand ve Feyre'nin çok daha güzel sahneleri var 🥺 Rhysand o kadar mükemmel ki aklıma geldikçe ağlamak istiyorum ldjdndkdjen
1 önceki yanıtı göster
Esin Elif okurunun profil resmi
Beni iyice heveslendirdin. Okurken başının etini yiyeceğim 😂
WizardStrudel okurunun profil resmi
Kesinlikle okumaya devam edin asla pişman olmayacaksınız. Şahsen benim hayatım boyunca tekrar tekrar okuyacağım ve asla unutmayacağım bir seri bu umarım siz de bu kadar beğenirsiniz 😊 Dizi konusuna ise kesinlikle katılıyorum ilk duyduğumda canım çok sıkıldı çünkü biliyoruz ki devasa bütçeler söz konusu olmadıkça bu tarz eserler iyi uyarlanamıyor televizyona kaldı ki cast seçimi nasıl olur Allah bilir.
Esin Elif okurunun profil resmi
Teşekkür ederim 🧡 beğeneceğimi umut ediyorum bakalım ikinci kitaba bir iki güne başlarım diye düşünüyorum beklentim çok yüksek. Ve dizi özellikle de cast seçimi beni gerçekten endişelendiriyor. Onları düşünürken gözümün önüne hiçbir oyuncu gelmiyor
Gamze okurunun profil resmi
Diziyle ilgili düşünmek bile istemiyorum umarım olmaz dizi falan olmaz ki yani nasıl olabilir ?????
1 önceki yanıtı göster
Esin Elif okurunun profil resmi
Aslında Outlander, bu zamana kadar gördüğüm en iyi kitap uyarlamalarından biri ama işte yine de korkutuyor. Çünkü Outlander'da zaman yolculuğu dışında fantastik öğe yok. Bu yüzden de onun yapımcıları fantastik bir romanı nasıl diziye uyarlar emin olamıyorum
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.