Kimi zaman insan doğanın coşkusuna, geçip giden bulutların ya da güneşin pırıltıları içinde akan suyun rengine kaptırır kendini ve memnundur o an, dünya güzeldir çünkü. Mutludur dünyadaki bu salt varoluşu için.
...
Doğanın armağan ettiği coşkudan bize tek kalan aklımızı başımıza getiren şey, insanın bu güzel, belki de manası olan dünyadan ne denli ayrı düştüğünün, kusursuz işleyen doğadan nasıl dışlandığının, nasıl da kendi boşluğu içinde yalnız, böyle bir ormanın derin sessizliğinde sağır ve yabancı olduğunun idrakıdır.