Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

''Mandolin sesi hiç bu kadar canımı yakmamıştı.'' ''Ne dinliyoruz?'' ''Vivaldi'nin G Minör'den Mandolin Konçertosu'nu. Organlarımın kazındığını hissediyorum. Ruhi, sen ne dersin bu konuda? Senden çalınanlar üzerine hissettirecek bir iki baş ağrısını daha bana lütfeder misin?'' ''Yaşın kaç ki daha senin?'' ''Ana rahmine düştüğümüz 9 ayı da sayıyor muyduk?'' ''Sorduğun soruya bakılırsa biraz salak olmakla beraber henüz yolun başındasın.'' ''Anlaşıldı, bugün de seninle anlaşamayacağız. Sevgili Ruhi! Bana kızdığını biliyorum, seninle hep dalga geçtiğimin farkına varmış olmalısın, sana bu ismi taktığımdan beri beni aşağılıyorsun.'' ''Bilinçli davranmadın, beni bir kenara attın, yılların benden, dolayısıyla bizden her defasında bir şeyler kopartıp götürmesine izin verdin. Tembelsin, rahatına ve uykuna düşkünsün!'' ''Edip Cansever'i sever miydin?'' ''Konuyu değiştirme.'' ''Sana da annemizi hatırlatmaz mı Cansever?'' Saklamışım anlaşılan Odasında yapayalnız doğuran bir kadının Dışa vurmak istemediği Ya da pek gereksinmediği O iniltiyi andıran Duyurulmayan her şeyi. ''Aniden doğan ve aniden ölen anılardan hoşlanırdı Cansever. Onları bir kadının doğumuna benzetirdi.'' ''Ne demek istiyorsun?'' ''Bir anda var olup yine bir anda yok olan yaşanmışlıkları severdi.'' ''Bana yine bir şeylerden kaçıyormuşsun gibi geliyor.'' ''Cansever kaçardı.'' ''Uyar'ı unutmaya mı çalışıyorsun?'' ''Nasıl yani?'' ''Daha önce Cansever'den bahsettiğine hiç şahit olmamıştım. Turgut Uyar'ın üzerimizde yarattığı etkiden mi kurtulmaya çalışıyorsun? Benden saklandıkça organların zarar görmeye devam edecek, bunu ne zaman öğreneceksin?'' ''Ben zaten onu sevmemiştim.'' ''Yalnızlığında ondan başka yüzüne bakan var mıydı? Sen değil miydin ona sarılan, beni de kendini de büsbütün ona doğru sürükleyen?'' ''Canını yakarım, Ruhi.'' ''Bana böyle hitap ederek ne Cansever'i ne de Uyar'ı cezalandıramazsın. Kendine yeni arkadaşlar edineceksen git Rimbaud veya Baudelaire oku, sen onları, onlar da seni anlayana kadar bir ömür geçer, ölmeden önce oyalanmış olursun hem, yeter ki artık beni hırpalamaktan vazgeç!'' ''Sana küfür ederim, hem de hiç bilmediğin dillerde!'' ''Aptal! Biz zaten beraber öğrenmedik mi her şeyi?'' ''Bazen sen de yoktun Ruhi.'' ''Hayır. Ben yokmuşum gibi hareket eden sendin. Ben senin bedeninin içinde hapis hayatı sürmeye devam ediyordum. Bir kez olsun beni dinlemedin. Sana söyleyecek o kadar çok şeyim vardı ki. Oysa sen tüm hayal kırıklıklarını, acılarını ve hüzünlerini benim üzerime bir ölü toprağı gibi sermeyi yeğledin. Yalnız beni değil, kendini de öldürdün.'' Sizinle görüşelim Ruhi Bey Vaktim yok, vaktim yok Ruhi Bey, görüşelim Vaktim yok görüşmeye kimseyle Ruhi Bey! Kendimle bile, kendimle bile. ''Vakit çok geç.'' CANSU ERAYDIN
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.