Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

382 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
"Ahmet Hamdi Tanpınar'la Zaman'a Doğru.."
Daha önce hiç gitmediğiniz bir şehire gittiğinizi düşünün. Orada yaklaşık 5-6 saat gezme fırsatınız var. Yani 3-4 yere rahatlıkla gidebilirsiniz. En sona, gidilebilecek en güzel yeri mi bırakırsınız yoksa diğerlerine nazaran biraz daha gölgede kalmış yeri mi? Bu soru her ne kadar kişiden kişiye farklılık gösterse de güzel olan bence en sona bırakılmalı. O zirve tat, en son tadılmalı. Futbolda seri penaltı atışlarında da bu böyledir, en iyi futbolcu hep en son topun başına geçer. You Tube'da da böyledir, herhangi bir konu hakkında  bir video izlediğimizde en dikkat çekici noktayı hep videonun sonunda izlemiş oluruz. Mesela yolculuğa çıkacak olan birisinin vedalaşma anını düşünün, en sona en sevdiğini bırakır.. Kitaplar da böyledir benim için. Oğuz Atay'ın okuyacak olsam; ilk Korkuyu Beklerken, Tehlikeli Oyunlar, Eylembilim gibi kitaplarını okurum, Tutunamayanlar'ı en sona bırakırım. Zülfü Livaneli okuyacaksam ilk Serenad'ı okumam. Yaşar Kemal okuyacaksam ilk İnce Memed'i okumam ya da John Steinbeck okuyacaksam ilk Gazap Üzümleri'ni okumam. Kısacası yazarın zirve kitabıyla başlamam. Ahmet Hamdi Tanpınar için bu durum böyle olmadı maalesef. Ahmet Hamdi Tanpınar denilince akla gelen ilk şey Saatleri Ayarlama Enstitüsü'dür. Huzur, Aydaki Kadın, Mahur Beste gibi kitaplarını okuduktan sonra okumak isterdim bu kitabı ama öyle olmadı.. Romandaki motif zamandır. Türk Edebiyatında "Zaman" denince akla ilk Ahmet Hamdi Tanpınar gelir. Romanın birinci kısmı olan "Büyük Ümitler" Tanzimat öncesini konu alırken "Küçük Hakikatler" ve "Sabaha Doğru" bölümleri Tanzimat dönemini, son bölüm olan "Her Mevsimin Bir Sonu Vardır" ise Cumhuriyet döneminin başlarını ve devamını işler. Romanın olay örgüsü, fakir bir ailede büyüyen ve saatlere büyük bir ilgi duyan Hayri İrdal adlı genç bir adamın çevresinde şekilleniyor. Hayri İrdal, 1800'lü yılların sonunda doğar ve küçükken dayısının da etkisiyle  saatlere ilgi duyar. Hayri talihsizlik kelimesinin vücut bulmuş hali gibidir. Hatta bir vakit sonra psikoloğa gönderilir ve bir süre tedavi görür. Spoiler vermek istemiyorum. Başından geçenleri okuyunca anlayacaksınız siz de. Kalabalık sayılabilecek bir şahıs kadrosuna sahip olan romanda, başkahraman Hayri İrdal’dan sonra en baskın karakteri ise Halit Ayarcı oluşturuyor. Öyle ki Hayri İrdal bile kendi yaşamını, Halit Ayarcı ile tanışmadan öncesi ve sonrası olmak üzere iki farklı şekilde değerlendiriyor. Bir fikir romanı olan Saatleri Ayarlama Enstitüsü, kültür değişimi gerçekleştirmekte olan Türk toplumunun türlü sorunlarını saptamakta, onları yorumlamakta veya tartışmaya açmaktadır. Romanda şiirsel, özgün bir anlatım vardır. Sembolist bir yazar olan Ahmet Hamdi Tanpınar bu özgün anlatımda her şeyi şeffaf bir şekilde önümüze koymaz. Hafif bir perde çeker ve okurun da anlamaya çalışmasını sağlayarak okuru aktif kılmış olur. Toplumsal mesajlar üzerine kuruluyor demiştik Saatleri Ayarlama Enstitüsü. Aynı zamanda yoğun bir simgeleme kullanmıştır Ahmet Hamdi Tanpınar. Kitabın Osmanlı'nın son dönemlerinden Çağdaş Türkiye'ye geçişin sancılı yanlarını  simgelediği yorumları yapılır. Genel görüş, Hayri'nin Türk halkını, Halit Bey'in ise Cumhuriyet'i sembolize ettiği yönündedir. Dolayısıyla Halit Bey öncesi Türk halkının Doğu kültürüne dayalı dindar ve geleneksel yapısını, Halit Bey sonrasının ise  Türk halkının cumhuriyetle beraber Batı kültüründen alınan ilhamla daha akılcı yapısını sembolize etmektedir. İlk usta Nuri Efendi'nin ise Osmanlı'yı ve Doğu kültürünü temsil ettiğini görürürüz. Hayri İrdal ise Nuri Efendi ve Halit Bey ile  durumunu 55. Baskı'nın 31. sayfasında şöyle özetlemiştir: "Nuri Efendi ve Halit Ayarcı… İşte benim hayat mekiğim bu iki kutup arasında dolaştı. Birisini çok gençken, insanlara ve hayata gözlerim henüz açıldığı sırada tanıdım. Öbürü her şeyden ümit kestiğim, hattâ ömür defterimi tamamlanmış sandığım bir zamanda karşıma çıktı. Fakat bu ayrı meziyette, ayrı zihniyette insanlar bütün zaman ayrılıklarının üstünden hayatımda bir daha ayrılmamak şartıyla birleştiler." Hayri İrdal'ın hastalandıktan sonra hastaneye gitmesini Osmanlı'nın "Hasta Adam" durumuyla bağlantılı olduğunu iddia edenler de vardır. Doktorun ona ayarlanmış rüyaların zorla görüyor oluşunu toplumu devrimlerle dönüştürme çabası şeklinde yorumlanmaktadır. Halit Bey ile hayatının güzelleşmesini ve anlam kazanmasını Atatürk'ün gelişini, Halit Bey'in ölümüyle beraber tekrar gelen o eski düzensiz hayatın da Atatürk'ün gidişini sembolize ettiği düşünülür. Mükemmel, fevkalade bir simgeleme. Hayran olmamak elde değil. Bunları göz önünde bulundurduktan sonra bu romanın, sadece bir romandan ibaret olmadığını görüyoruz. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın de kullandığı dil ve anlatımına şapka çıkarıyoruz. Şiirlerini okumuştum, kitabın güzel olduğunu da tahmin ediyordum ama bu kadar mükemmel bir kitap olduğunu bilmiyordum. Her yönüyle okunmaya değer. Bir kere de değil, belirli aralıklarla defalarca kez okunması gereken bir eser. Her okuyuşumuzda farklı bir simgelemeye denk geleceğimize ve farklı bir anlam çıkaracağımıza eminim. Sen çok farklı bir mevzuymuşsun be Ahmet Hamdi Tanpınar... Kitaplarla kalınız efendim, sağlıcakla ve kitaplarla...
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,7bin okunma
··1 alıntı·
5 artı 1'leme
·
38,6bin görüntüleme
Elly okurunun profil resmi
Hocam incelemenize hayran kaldım. Elinize sağlık. Bu kitap benim için çok özeldir. Ona bu denli birilerinin değer vermesi hoşnut etti :)
Murat okurunun profil resmi
Çok güzel bir inceleme. Teşekkürler
Mükremin Tahur okurunun profil resmi
Atatürk ün gelişi ve gidişi çok abartili bir yorum değil mi? saatleri ayarlama enstitüsü bir milletin bir anda düştüyü boşlukdan yararlanan bir uyanîğın projesi değil mi.
Melikenur okurunun profil resmi
Harika bir inceleme yapmışsınız kitap hakkında sizide tebrik etmek gerek. Ama bence gidilecek olsa ben en güzelden başlamak isterdim bir sıkıntı olurda göremezsem diye..
Ezgi Tekin okurunun profil resmi
Ellerinize sağlık, müthiş bir kitap için bir inceleme🌷.👏👏 Ayrıca kitap okuma sıralaması konusundaki fikirlerinize de katılıyorum. Son zamanlarda ben de böyle bir sıra izlemeye çalıştığımı söyleyebilirim. Sanki yazarla birlikte büyüyor olgunlaşıyor gibi hissediyorsunuz. Ben önce Mahur Besteyi okumuştum. Ama bu kitap ve yazar hakikaten müthiş.. Tanpınar hakkında biraz daha okumak ve düşünmek istiyor insan.. Bitirdiğim bir kitap üzerine bir süre düşünüp kafa yorduktan sonra başka okurların gözüyle bir kez daha bakmak, yeni açılardan kitap üzerine tekrar düşünebilmek de çok güzel😊🙏🏻. Bu açıdan 1000kitap'a bir kez daha Teşekkürler 😊🌷
16 öğeden 11 ile 16 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.