Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

218 syf.
·
Puan vermedi
Ne uzun bir zaman dilimidir insan ömründe bir anlık mutluluk.
'Beyaz geceler' derin bir yalnızlıkla pençeleşmemiş insanların anlayamayacağı kadar hüzün dolu... Yalnızlık, aşk, sonra yine bol bol yalnızlık üzerine kaliteli bir hikaye. Bölümlere 4 gece diye ayrılsa da toplamda 6 gecelik bir zaman diliminde geçmekte ve sabahleyinde son bulmaktadır. Beyaz geceler ismi de malum hepiniz biliyorsunuz; petersburg'a özel bir durum. ama yine de burda şuna dikkat etmek lazım, beyaz saflığı, iyiliği, hayali temsil eder. romanda da böyledir, normalde geceler karanlık iken romanda özellikle beyaz geceler dönemi seçilmiştir. bu da dostoyevski'nin edebi gücüne bir örnektir... Dostoyevski eserlerinin en önemli özelliklerinden biri de kahramanlarıdır. kahramanlar genellikle hayattan kendini soyutlamış tiplerdir,bu romanda da hem anlatıcı kahramanı hem de Nastenka'yı tipik Dostoyevski karakterleri diye niteleyebiliriz. Erkek karakterleri her daim aşkına sadık karakterlerdir öyle ki başka bir erkeğe tercih edilse dahi sevdiğine toz kondurmaz, tıpkı burada kahramanın Nastenka'ya yaptığı gibi. Gideceğini bilir Nastenka'nın. susacağını da bilir kendinin; gelince sever, çok sever... gidince... gidince de sever. aslında sevdiği Nastenka değil, Nastenka'yı sevmeyi sevmektir... Dostoyevski'de kadınlar ise genel itibari ile kötüdür. birçok romanına bakarsanız ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız bu da Dostoyevski'nin kendi özel hayatından gelen bir tezahür müdür derseniz olabilir derim. Nastenka da bu romanda iki yüzlü, ne istediğini bilmez bir karakterdir. Bu romanda en çok dikkatimi çeken şey; anlatımın hem yazar tarafından yapılması (ki karakterin gerçekten yalnız olduğunu çok etkileyici bir üslupla ele alıyor), hem ilahi bakışla ele alması hem de yeri geldiğinde kız karakter nastenka'nın ağzından yapılması ( burada çok yalın, sade ve akıcı bir üslup kullanıyor). Dostyevski tıpkı orhan veli' nin kitabe-i seng-i mezarında yaptığı gibi " ben istersem öyle kapalı bir anlatım kullanırım ve öyle üst dil kullanırım ki hem çok şey anlarsınız hem de hiçbir şey anlamadığınızı zannedersiniz, istersem de öyle açık ve yalın bir üslupla yazarım ki olayların birebir içinde bulursunuz kendinizi" demek istemiş. Özetle sevgili okurlar yine Dostoyeviski ve yine onun hünerleri ;Dünyanın en sıradan hikayesini, en sade üslupla kaleme alıp yüz küsür yıl boyunca milyonlarca insana okutturmak ancak onun marifeti olabilir... Son olarak; "Dostoyevski adama soru da sordurur, küfür de ettirir" şeklinde yorumlanma talihsizliğini yaşamış bu eser için; Bakın o karakter siz ondan nefret edesiniz diye kaleme alınmadı ,bu kadar sığ biri değil Dostoyevski.Nitelikli edebiyatın böyle bir amacı olmaz. aksine bundan köşe bucak kaçar eğer öyle "içselleştirdiyseniz" karakteri, ortada iki seçenek var: Ya dostoyevski kötü bir edebiyatçı Ya da sizin edebi birikiminiz dostoyevski'yi anlamak için yeterli değil. Ki ikinci seçenek daha makul. Ayrıca küfür, bir bağlaç değildir. keza küfür etmek, bir kendini ifade ediş şekli değildir aksine küfür etmek, bir karakter defosudur. ve diğer tüm nitelikli sanat eserleri gibi, nitelikli edebiyatın da, kişiye sağlayacağı birikimle, bu tip bireysel ve cinsiyetçi defoları aşmaya yardımcı olacağı varsayılır...
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202073,9bin okunma
··
4 artı 1'leme
·
30,4bin görüntüleme
Aylak Adam okurunun profil resmi
Romanı okumadım ama Dostoyevski'nin kalemini çok seven biriyim. İncelemeniz çok güzel olmuş, Dostoyevski'nin edebî kişiliği hakkında yaptığınız yorumlara da kesinlikle katılıyorum. Teşekkür ederim.🌺🌺🌺
Eray okurunun profil resmi
Tesekkurler inceleme icin
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.