Aklımızı Yitirdiğimiz Gün, kısa kısa bölümlerle anlatıma sahip, kolay okunabilir, merak duygusunu canlı tutan güzel bir polisiye-gerilim romanı idi.
Birbirinden uzak gibi gözüken ama ufak ayrıntılar ve olaylarla birbirine bağlı karakterler. Bazılarının gizemini çözmek zor olmasa da bir kaç noktada kurgu beni şaşırttı.
Üzerine uzun uzun konuşulacak kadar derin içerikli bir kitap olmasa da, bir rüyanın, bir fikrin peşine, bu fikir ne kadar aptalca da olsa koşacak ve her şeyi göze alarak hareket edecek çok fazla sayıda insan var dünyada.
Sorgulamadan, körü körüne inandığımız gün, Aklımızı Yitirdiğimiz Gün'dür diyorum.