Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

308 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Olaylara Garışman Guzzum
Devrimcinin "Size Diyarbakır'dan selam getirdim" sözüne "Ve aleyküm selam" cevabıyla ülkücü şüpheleri üzerine çeken Vizontele Tuuba filminin sahnesindeki komikliğin olmadığı ama güzel analizlerin olduğu yakın tarih gençlik hareketlerinin de incelendiği kitap. Din, siyaset ve herhangi bir alandaki ideolojilerin saplantı haline getirilmesinin tehlikeleri irdeleniyor. "Amacın için ölmek yerine yaşamalısın" Kitabın en vurucu cümlesi buydu bana göre. Tam olarak içinde böyle geçiyor muydu emin değilim ama bu manada bir söz. Kitap gençlere yönelik gibi görünmesine karşın bilimden, sanata, siyasete, sosyolojiye, tarihe daha kaldıysa başka alanlardan bize geniş bir perspektif sunuyor. Taha Akyol bunları yaparken hep kaynak gösteriyor kendi analizlerini güçlendirmek için. Tabiki yazdın da bir görüşü var, yazarı bilmeyenler kitabı okurken onun hayat görüşü hakkında zaten fikir ediniyor. Bu durumda tek yöne bakıp oradan taraflı fikirler, çarpıtmalar yapmıyor. Bir deneme kitabı olduğu için tarafsızlık önemli. Dediğim gibi kitabı okudukça yazarı az çok tanıyıp kitapta anlatılanları etkilemeyecek şekilde yazarın tarafını eritebiliyoruz kendimiz. Nedir bu yazarın tarafı derseniz? Liberal muhazafakar bir görüş derim. Bu görüş kitapta anlatılanları çok etkilemiyor. Ki zaten özeleştiri de yapıyor. Özeleştirilere gelirsek Taha Akyol 68 kuşağının Ülkücü tarafında. Kuşak olarak bazı güzel çıkarımlar yapıyor : Sosyalist tarafla biz elmanın iki yarısı gibiyiz. İki tarafta da ideolojilerin saplantılı, kendi örgütü içinde sorgulamaz bir biçimde fanatikleşmiş, sloganlarla hararetli insanlardık. Ülkenin ekonomisine, bilimine aklıselim bir çözümlerimiz yoktu. Onlar için devrim, bizim için davamız gerçekleşirse her şey düzelecekti. Peki ya sonrası? Sonrası yok. Toplumsal, tarihsel dinamikliğini, insan ilişkilerinin karmaşıklığını düşünmeyen 20li yaşlarındaki heyecanlı gençler olarak ileri görüşlü mantıklı söylemlerden haberimiz yoktu. Yabancı sermaye sola göre emperyalist emeller, bize göre gayri milli idi. 68 Kuşağındkilerde, sonraki 12 ihtilali dönemlerinde hem sağdan hem soldan çokça genç hayatını kaybetti. Yaşayanlar ise bugün akademisyen, bürokrat, parti üyesi, bakan, başbakan oldu. Ve bugün daha sağduyulu açıklamalar yapıyorlar. Yukarıdaki kısım kitabın Türkiyeye ilgilendiren kısmından. Tabi bunlara tamamen katılmayabilirsiniz ama önemli olan anlamaya çalışmak. Bugünkü politik çıkarları düşündüğümüzde yazarın fikirlerine ters düşen durumlar göze çarpıyor ama kitapta vurgulanmak istenenin o olmadığını düşünüyorum ve büyük resimde bir bakış sunduğunu düşünüyorum. Kitabın vermek istediği mesaj : Fikriniz olabilir olabilir ama onu tabulaştırıp sorgulamaktan uzak olmayın. Düşünceniz hür olsun. Yazarın fikirlerini yazarken gerçek kişilerin yaşanmışlıklarını kullanması gayet güzel. Soyut bir fikir kanıtlama amacı yok. Dünyada ve Türkiye 'den örnekler siyasetçiler, tarihçiler, pozitif bilimciler, edebiyatçılar kullanılmış. Kitabın sevmediğim kısmı , kişisel gelişim kitaplarındaki gibi bazı yerlerinde geçen "Haydi genç insan, Çalışmaya başla, Zorluklar seni yıldırmasın vs." tarzı kitaba karşı ciddiyetimi azaltan sözlerin kullanılması. Tamam kitapta 'öneriler' yazıyor ama içinde yakın tarih, konjonktür okuyunca "haydi paşam sen yaparsın" olmuyor, komik de değil, böyle, rahatsız edici. Genel olarak fikir dünyanıza bir katkıda bulunabilecek bir kitap. Ben sevdim.
Hayat Yolunda
Hayat YolundaTaha Akyol · Doğan Yayınları · 201879 okunma
·
297 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.