Siyah İnci Kitap İncelemesi:İlk defa bir klasiğin incelemesini yazıyorum ve çok heyecanlıyım.
Açıkçası bu klasiğin konusundan çok bize verdiği mesajlar ve öğütler çok güzeldi bana göre.
Kitabımız bir fabl. Baş karakterimiz olan kişi bir at. Biz bu atın ağzından okuyoruz bütün hikayeyi. Atımızın adı da Siyah İnci ve kitabın ismi de buradan gelmiş zaten.
Kitabın konusu:
Aslında kitabımız o kadar olaylı değil zaten yaklaşık 100 sayfa kadar bu yüzden konusundan çok kısa olarak bahsedeceğim. Bu kitap bize adı Siyah İnci olan bir atın hayatını anlatıyor. Kitapta Siyah İnci'nin bazı sahiplerinin çok kötü olduğunu bazı sahiplerinin ise çok iyi olduğunu okuyoruz. Aynı zamanda Siyah İnci'nin yaşadığı zorluklarını ve mutluluklarını da okuyoruz.
Benim bu kitapta en çok sevdiğim şey kitabın ana fikriydi. O yüzden biraz bundan bahsedeyim.
Kitabımızda hayvanlarla ilgili birçok şeye değinilmiş ben de bunların arasından kitapta en çok değinilen konuları söyleyeceğim.
-Hayvanlara yapılan zulümler.
-İnsanların sırf modaya ayak uydurmak için o zamanlar atlara taktığı sabit mengene kayışı takmanın atların canını nasıl acıttığı.
-İnsanların atları gereksiz yere kırbaçlayıp onlara eziyet ettiklerinde atların neler hissettikleri.
Gibi birçok konuyu ele almış yazarımız.
Ben bu kitabı herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bu kitapta hayvanların özellikle de atların, insanların davranışları karşısında nasıl hissettiğini anlayabiliriz. Gerçekten insanları hayvanlara ve özellikle de atlara karşı duyarlı yapabilecek bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Benim elimde kısaltılmışı vardı. Bu yüzden kalınını almadım. Ama ileride kalınını da alıp okumayı çok istiyorum. Benim size tavsiyem kalınını almanız. Hem zaten kalın dediğim de 200 sayfa civarında.
Gerçekten beğendiğim bir kitaptı. Ki ben klasik okurken sıkılan ve klasik okumayı pek sevmeyen biriyim. Daha doğrusu klasik okumayan biriyim. Yani kitabı okuyun derim. Verdiği mesaj gerçekten çok güzel ve bu mesajı herkesin okuyup anlayıp uygulaması gerektiğini düşünüyorum.
Bu kitabı okuyun yani. Her zamanki gibi diyorum:
İlk önce siz okuyun, sonra da okumayanlara okutturun.