Kız Öpme Kuyruğu’nu kendi içinde ikiye ayırabiliriz. İlk yarısında 10 tane öykü yer alıyor. Hepsinde farklı bir tat, bambaşka karakterler var. Geceleri herkesi büyüleyen Laz Bakkal, bekleme ustası olarak çalışmaya başlayan kendini bulamamış bir kadın, anılarından bahsedip ömürlerini uzatmaya çalışan kahvehane ihtiyarları, yazılacak bir romanın karakterleri olmak için başvuru yapan insanlar-ölüler… Yazarın akıcı ve hoş üslubuyla oldukça keyifli öyküler. Diğer öykülerinin arasında farklılığı ile göze çarpan Karagece Peşimdesin en vurucu olanıydı.
Kitabın ikinci yarısında, Benden Bana Mektuplar’da, Nazlı Eray’ın hayatının dönüm noktalarına şahit oluyoruz. Kız kurusu olarak adlandırdığı Ankara’sını, kaçtığı İstanbul’unu, sığındığı İzmir’ini okuyoruz bu mektuplarda. Kitabın ikinci yarısı, samimi havasıyla, hayatındaki simgelerle beni çok etkiledi. Bir solukta okunabilecek hoş bir kitaptı.