Ortada organize edilmiş bir şey olduğuna inanmıyorum ama “15 Temmuz Allah’ın bir lütfudur.” sözünü Tv’den cumhurbaşkanının ağzından duyduğumda ben de şok şok şok olmuştum. Ama bu sözü onun bunu organize ettiği şeklinde değerlendirmemiş “bir fırsat” olarak gördüğü şeklinde değerlendirmiştim. Böyle görmesi ise beni derinden sarsmıştı; olanlara üzülmek, şaşırmak hatta ağlamak yerine adeta sevinmişti. Böyle de olmaz. Sanki, böyle bir şey olsun da ben de onlara yapacağımı yapayım, demek istermiş, bunun olması için dua ediyormuş gibi... Yapacağını da yaptı onlara; tek tek inlerine girdi, temizledi onlardan ülkeyi... Bu bakımdan kendi bakışını hayata geçirdi.
Bence ortada bir organizasyon olduğu fikri saçma bir fikir ama bu duruma bir fırsat gözüyle bakıp sevinmesi de çok uygunsuz bir tepkiydi. Bu onu böyle
düşündüğü için fikirsel ve duygusal açıdan dolaylı bir şekilde duruma ortak eder ama planlama, organize bakımından suçlu yapmaz. Tiyatro vs benzetmelerine de katılmıyorum. Ortada kendilerinin içinde olduğu bir tiyatro olsa “Bu Allah’ın bir lütfudur.” demezdi. Demek ki kendisi yok bu işin içinde; sadece olmuş olmasına (onları ortadan kaldırmak için) sevinmiş olması gerçeği var.
Ben böyle düşünüyorum.
İYİ okumalar dilerim! 📖