"Bugün ekolojik krizde hepimiz “gerçeğin cevabı”nın nihai biçimiyle karşı karşıya gelmiyor muyuz? Doğanın bozulması, çığrından çıkması, simgesel düzenin “dolayımladığı” ve organize ettiği insan praksisine, insanın doğayı tecavüzüne “gerçeğin verdiği bir cevap” değil mi?
Zizek’e göre, bir şeye dosdoğru bakmak onu gerçekte olduğu gibi bize gösterir ancak yamuk bakış bize çarpık bir görüntü verir. Yamuk bakış arzuların ve korkularında devrede olduğu bir bakıştır. Diğer yandan tam tersi bir durum söz konusudur: Düz ve dosdoğru bir bakış, nesnel bir biçimde bakarsak şekilsiz bir noktadan başka bir şey göremeyiz; nesne, ona ancak “belli bir açıdan”, yani arzunun desteklediği, nüfuz ettiği ve “çarpıttığı” şahsi bir bakışla baktığımız takdirde açık seçik özellikler kazanır.
Hayatta bazı anlar vardır ki, basit görünümlü bir olay ardında ne sırlar ne gizemler taşır. Çok küçük bir olay, parçalar birleştiğinde bize neler anlatır. Asıl mesele parçaları birleştirecek yamuk bakışı yakalamaktır. O halde meselelere yamuk bakmak dileğiyle...