Abdülkadir, Sabit, Ümmiye, Kıymet, Kudret, Sultan Abla, Gülnur, Harun, Meryem, Atilla...
Hepsi çok gerçek geldi bana.
Haliç kıyısında bir mahallede başlayan roman, Genelevler sokağına, Tarlabaşı Caddesine kadar uzanıyor.
Çeşit çeşit insan portresi yer alırken kitapta ortak noktaları yoksulluk.
Çizgi roman dergilerindeki resimli hikâyeleri ile tanınan Engin Ergönültaş, Minare Gölgesi’ni başlangıçta bir senaryo olarak yazmış.Kültür Bakanlığı desteğinde film yapılacakken çeşitli aksamalar sonucu film projesi gerçekleştirilememiş.
Sultan Abla ve Meryem içimi yaktı.Abdülkadir’in isyanının eylemsizliğe dönüşmesi ise çok etkileyiciydi.
Sevdim kitabı.