Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Al bunu da, ben Abdulmuttalib'in oğlundan!
Hz. Ali'nin anlattığına göre: o gün (Bedir Gazâsı) gündüz ilerleyince, Müslümanlarla müşriklerin safları birbirine karıştı. Kum tepesinin üzerinde müşriklerden birisiyle Sa'd b. Hayseme çarpışıyordu Nihâyet, müşrik, Sa'd b. Hayseme'yi şehid etti. Müşrik, başına miğfer geçirmişti ve atlı idi. Hemen atından indi. Hz. Ali'yi tanıdı. Hz. Ali ise, onu tanıyamadı. Müşrik: «Ebû Tâlib'in oğlu! Çarpışmak için gel!» dedi. Hz. Ali, onunla çarpışmağa niyetlenince, müşrik yüksekten aşağı inip Hz. Ali'ye doğru geldi. Hz. Ali, orta boylu olduğu için, O da, müşriğin yaptığı gibi yapmak istedi. Müşrik «Ey Ebû Tâlib'in oğlu! Kaçıyor musun?» dedi. Hz. Ali: «Hayır, yakınında yer alacağım!» dedi. Ayaklarını, pekiştirdikten sonra, döndü. Müşrik, Hz. Ali'ye yaklaşıp kılıç vurdu. Hz. Ali, kalkanına siperlendi. Müşriğin kılıcı, kalkana saplanıp kaldı. Vurma sırası, Hz. Ali'ye gelmişti. Onu, omuzundan göğsüne doğru çaldı. Zırhını enlemesine biçince, müşrik titredi ve sarsıldı. Hz, Ali, kılıcınının, onu öldürdüğünü sandı. O arada, arkasından bir kılıcın parladığını ve şakıdığını görünce, Hz. Ali başını eğdi. Kılıcı parlatan'ın «Al bunu da, ben Abdulmuttalib'in oğlundan!» derken, müşriğin kellesi, miğferiyle birlikte yere yuvarlandı. Hz. Ali, dönüp arkasına baktığı zaman, 𝐇𝐳. 𝐇𝐚𝐦𝐳𝐚'yı gördü.
Sayfa 147 - Cilt 9 ~ Şamil YayıneviKitabı yarım bıraktı
·
284 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.