Kitap, Dücane hocanın denemelerinden oluşuyor. İnsanın aklını zorlayarak yaptığı açıklamalar tasvirler o kadar çarpıcı ki, o zorlanmadan sonra oluşan mini aydınlanmanın verdiği zevk gerçekten denemeye değer. Kelimeleri öyle güzel açıklıyor ki; insanın, her kelimenin köküne inip en doğru şekilde kullanılışı nasılsa öyle kullanası geliyor. Söyleşi çıkışında tanıştığım abla da söylemişti ama insanın inanası gelmiyor; Dücane hoca liseden sürülmüş. Liseyi bitirmeden hapse girmiş, lisans eğitimi almamış.. Ama o kadar çok dil biliyor ki!! Merak ettiği kitapları bizzat kendisi okuyabilmek ve yorumlayabilmek için bi çok dil öğrenmiş.. Ulaştığım kadarıyla Arapça, İngilizce, İbranice, Fransızca, Almanca, Farsça ve Osmanlıca'yı biliyor.. Osmanlıca ya 'zaten kendi dilim' diyor