Bu eser, bu sitede okuyup puanlamadığım tek eser oldu.Eserin bu kadar popüler olmasına gerçekten şaşırdım. Zira o kadar teorik bir içeriğe sahip ki; hikayeler (-ki bunlar nörolojik/nöropsikolojik vakalar) haricindeki notları anlayabilmek için orta seviye bir nöroloji bilgisine sahip olmak gerekiyor.
Başlangıç seviyesinde bir bilgiye sahip olarak ben; eseri bi hayli zorlanarak okudum. Eserde beni celbeden tek nokta, bu teorik bilgilerin neticesinde yazarın yaptığı tespitler oldu.
Eseri popüler kılan hikayeleri olabilir mi diye düşündüm. Zira her bir hikaye; daha doğru bir tabirle her hikayenin kahramanı, farklı farklı rahatsızlıklara sahip olduğu için; dünyaya, varlığa, olay ve olgulara farklı bakış açılarıyla bakıyor. Bu da okuyucuya zengin bakış açılarını muhatap alabilme imkanı tanıyor. Hatta bir yönüyle; farklı sanat anlayışlarının kökenine dair de ipuçları veriyor.
Lakin bu kısım eserin, ancak 4/1’ine tekabül ediyor. Bu oran ise eseri popüler yapmak için çok düşük. Dolayısıyla ben, bu eserin de diğer popüler eserler gibi; idesi idrak edilmeden fenomen edildiği kanaatine ulaşıyorum.
...
Nöropsikoloji, beynin yapısal özelliklerinin davranışlar üzerindeki etkisini araştırdığı için bu eser, dolaylı yoldan, özgür iradeye dair güçlü fikirler sağlayabilir. Ve insan iradesini inceleyen bir teoloğun cevaplaması gereken sorular yaratabilir. Fakat iradeye sadece nöropsikolojinin bakış açısıyla bakmak da fazla indirgemeci bir yaklaşım olur. Bu haseple bir teolog, antropolog ve hukuk felsefecisi, bu eseri muhatap almalı, kendisinden istifade etmeli, sorularını özgür irade problemi üzerinden değerlendirmelidir lakin özgür irade konusunda nöropsikolojiyi tek etken kabul etme hatasına düşmemelidir. Zira davranışı etkileyen bir çok etken vardır.
...
Nöropsikoloji alanına ilgi duyan arkadaşlara eseri elbette öneriyorum. Güçlü bir kaynak sunacaktır. Ama yukarıda da belirttiğim gibi alana dair temel sağlam olmalı. Eser, öyle okunmuş olmak için okunacak bir eser değil yani. Bu haseple eseri puanlama hakkımın olduğunu da düşünmüyorum.
Sevgi ve saygılarımla.