Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

171 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Böyle objektif, saf ve bilim dolu kitaplarla tanışmanın beni ne kadar mutlu ettiğini anlatamam. Yazar neyi konu edinmişse, onu en iyi şekilde hatta benim gözümde mükemmel olarak anlatmış. Bilimin (daha doğrusu Fizik'in) zirvesinde yer alan konular ancak bu kadar sade ve anlaşılabilir şekilde okuyucuya takdim edilebilir. Bunun üstü olamaz. Okuyup %30'nu iyi bir şekilde anladıysam kazancım büyük demektir. İncelemem de bu kadarını kapsaya bilir ancak. Atom var ya; o "madde" dediğimiz şeyin içine doğru inerek bulduğumuz en küçük yapı taşı. Hakikaten en küçük mü? Artık öyle değil! Ya atomun gerçeği nedir? Bunu onu irdeleyerek içine doğru daldığımızda öğreniyoruz. Bilim adamların rahat durdukları yok. O kadar derin katlara "inmişler" ki artık antimadde dedikleri antiparçacıklar bulmuşlar. Maddenin arka planında mı desem, iç planında mı desem kafatasımı çatlatan, beynimi frenleten olaylar olup bitmektedir. Kaynağı henüz bilinmeyen neredense olağanüstü bir enerji çıkıveriyor. İşte büyük sır bu enerjide. (Tasavvuf kitaplarında bu Nur diye geçer. İbni Arabi biraz daha "aşırı" giderek Allah "dışındaki" (?) varlığı, O'nun nurunun dalgalanarak tezahürü diye anlatır. Bilimde bu dalgalanmaya karşılık "spin" [elektron içinde özgür hareketlilik, dalgalanma] gösterilebilir mi acaba derken ne kadar doğru olup olamayacağı haddimizi aşan konu.) Enerji sözkonusu olduğunda Einstein ve Paul Dirac'a değinmemek imkansızdır. Kitabın yazarına göre: << Enerjinin aslında ne olduğunu ilk gösteren Einstein'dır, maddenin aslında yakalanmış enerji olduğu gibi olağanüstü bir sonucu ortaya koymuştur. Enerji donup madde parçacıklarına dönüşürken negatif bir iz bırakır, bu da antimaddedir. Bu derin hakikati ilk anlayansa Paul Dirac olmuştur. >> Madde, antimadde, parçacıklar, antiparçacıklar, bozonlar, fermionlar, kuarklar, antikuarklar, nötronlar, nötrinolar... Saniyenin milyarda birinde oluşan olaylar... Burası benden bu kadar. Bilim tarihini, öyle zannediyorum ki Einstein/Dirac öncesi ve sonrası diye ikiye ayırabiliriz : Öncesinde kaplumbağa hızıyla ilerleyen bilim, sonrasında tavşan hızıyla ilerleyen bilim. Buna sebebse Einstein'in ve Dirac'ın bilim dünyasını "sarsan" ünlü denklemlerinin maddenin ve enerjinin hakikatine yeni bakış açısı ve sorgulama düzeyi kazandırmasıdır. Dualizm terimi kullanılmaz, madde ve antimadde ekseninde ayna görüntüsü anlayışı kullanılmıştır. Doğru olan da budur. Bu açıdan Çin felsefesi Yin ve Yang'a dikkat çekilmiştir. Keşke diyorum String ve Süper Sicim teorilerine de değinmiş olsaydı. Çünkü Frank Close'nin bu konuda fikirlerini de çok merak ediyorum. En kısa zamanda diğer kitabı Nötrino'yu alıp okumayı planlıyorum. Son olarak kitaptan bir alıntı ile (içeriğe yönelik spoiler oluyor ama neyse :) ) bitirmek istiyorum : <<...Işık enerjinin saf halidir ve maddenin saf enerjiden ortaya çıkışının, neredeyse kutsal, muazzam bir etkisi var. Maddenin negatif görüntüsü olan antimadde üzerinden yaratılışın tanrılarıyla temas ediyoruz. Burada, evrenin Büyük Patlama'yla nasıl oluştuğunu görmeye başlıyoruz. Zıtlıklarıyla birbirini dengeleyen madde ve antimadde parçalarının içinde donan yoğun ısı ve ışık. Enerjinin doğasına dair çok önemli sonuçlarıyla Einstein'ın görelilik kuramı, zamanın başlangıcında maddenin nasıl ortaya çıktığını açıklıyor. Kuramın temel parçalarından biri, maddenin bir ayna görüntüsü olması, yani antimadde fikri...>>
Antimadde
AntimaddeFrank Close · Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi · 201535 okunma
·
51 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.