Hâlâ eski komünist partiler ve genelde sosyalistler, insan haklarını ve özgürlüğü en çok savunanlar olarak geniş kitlelere mesaj iletme faaliyetlerini sürdürüyorlar. Ancak Stalin’in milyonlarca insanı öldürtmesi bir yana, Doğu Avrupa, Asya ve başka yerlerde iktidar olan komünist ve sosyalistlerin tek partili bir sistemi benimsediklerini, Parti dışında hiç kimseye muhalefet hakkı tanımadıklarını, her türlü düşünce, inanç, siyaset özgürlüğünü bir daha inmemek üzere rafa kaldırdıklarını görüyoruz. Hatta bırakın düşünce beyan ederek ve siyaset yaparak muhalefetten dolayı yargılanmayı, Kamboçya’da eski rejimi çağrıştıran simge ve belirtiler bile suç unsuru sayılmış ve insanlar kitleler halinde öldürülmüştür. Kamboçya’da ülkenin zayıflayan şartlarını yerinde kullanarak silah zoruyla iktidarı ele geçiren Pol Pot yönetimi, ilk iş olarak “âcil ve devrimci tasfiye harekatı”na girişti ve bugün birçok sosyalistin de itiraf ettiği gibi hızla yürütülen katliamlar sonunda Kamboçya nüfusunun 3/4’ünü yok etti. Kamboçya Komünist Partisi, nüfusun 3/4’ünü ölüme götürürken suç unsuru olarak şunları tespit ediyordu: Geçmiş rejimin pisliğine bulaşmışlığın göstergesi olan “yaşlılık”, emperyalizme hizmet etmeğe elverişlidir diye “yabancı dil bilenler” ve kitap okuma işareti kabul edilen “gözlük takan insanlar.” Buna göre, 50 yaşını aşan yaşlı insanlar, yabancı dil bilen aydınlar ve kitap okuduğu gözlüğünden tespit edilen yığınla genç, kısaca binlerce, on binlerce Kamboçyalı Pol Pot yönetimince öldürüldü. Lenin döneminde de sırf İncil’e küfretmeyi reddettikleri için binlerce insanın öldürüldüğü kaydedilir.
··
232 görüntüleme
Begoviç okuyacaz da sıra gelmiyor :D
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.