Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

160 syf.
·
Puan vermedi
"Bir babanın çocuklarına bırakacağı en kıymetli miras temiz bir isimdir..." "Biz hayatta iki silâh arkadaşı gibi idik. Elimden silâhımı aldıkları bir zamanda beni arkamdan vurmak doğru mu?" Merhabalar Daha önce yazarın iki eserini okumuş, fakat bu eserini nedense okuma fırsatım olmamıştı . Hal böyle olunca da tv dizisini izlemekle yetinenlerden olmuştum . Eseri okuyunca anladım ki kitabın üstüne epey ekleme, çıkarma, oynama yapılmış. Hani dizisi başka bir dünya gibi. Kişiler, yer ve zaman aynı ama olaylar çok farklı. Ali Rıza Bey İstanbul 'a ailesi ile geldikten kısa bir süre sonra eski bir öğrencisinin yanında işe başlar. Kısa bir süre sonra bir aile dostunun kızı ile yolları kesişir ve kızın durumunu öğrendikten sonra onu çalıştığı iş yerine aldırır . Bu durum onu ileri de çok güç bir durumda bırakacaktır ve o günü kurduğu cümle gelecekte tokat misali yüzüne çarpacaktır.. Nasıl mı? İşe aldırdığı kızın davranışlarını tasvip etmemekle beraber ,kızı işe aldırdığı için pişman olmuştur . Çünkü kız patronu tarafından hamile kalmıştır. Ali Rıza Bey kıza karşı sorumluluk hisseder ve bu duruma çare bulmak için çabalar. Bu durum için eski öğrencisi ve aynı zamanda patronu olan Muzaffer Bey'le konuşur. Kızın nasıl biri olduğunu izan eden Muzaffer Bey ,Ali Rıza Bey 'e şu soruyu sorar. -"Benim yaptığımı oğlunuz yapmış olsaydı bunu ona da tavsiye eder miydiniz? Leman gibi bir maceradan arta kalmış bir kızı gelin diye evinize kabul eder miydiniz?" -" Oğlum böyle bir iş tutsaydı yapacağım şey açıktı: Onu reddederdim, bir daha yüz yüze gelmezdim " der .Der demesine de gelecekte başına gelecekleri bilseydi yine de dermiydi acaba? Bu olayın üstüne işi bırakır Ali Rıza Bey ve aynı gün oğlu da bankaya memur olarak kabul edilir . Evde bayram havası vardır; başlarına gelecekleri bilmeden. Kısa bir süre sonra oğlu bankada çalışan Ferhunde adında evli bir bayanla yakınlaşır ve yasak bir ilişki içinde kendisini bulan Şevket müşkil bir duruma düşer. Ferhunde ile evlenmek ister ama bunu ailesine nasıl kabul ettireceğini bilmez.Özellikle babasına. Olayı öğrenen Ali Rıza Bey , geçmişe o güne gider ve tükürdüğünü yalar. Ferhunde 'yi gelini olarak kabul etmiştir artık. Ama bilseydi içinden yılan çıkacağını evin eşiğinden geçirmezdi ya neyse. Ferhunde 'nin gelişi ile evin kızları olan Leyla ve Necla büyük cesaret almıştır. Daha şımarık, daha bencil ,daha asi olmuşlardır. Evde düzenlenen partilerin hatti hesabı yoktur . Evde yakacak odun , yiyecek ekmek ,giyecek giysi olmamasına rağmen şaşadan vazgeçmezler. Borca baktıkça batarlar. Bu duruma öfke duyan evin en büyük kızı Fikret kimseye sormadan üç çocuklu bir adamla evlenir. Karısının ve kızların isteklerine yetişemeyen Şevket bankadan çalmaya başlanmıştır ve bir sabah tutuklandığına dair haber gelmiştir. Suriyeli olan ve kendisini zengin gibi gösteren Abdülvehhab Bey Leyla ile nişanlanır ama aralarında geçen bir anlaşmazlık sonucunda Leyla'dan ayrılıp Necla'ya talip olur ve bu duruma Ali Rıza Bey karşı çıksa da Necla başına buyruk hareketle karşı çıkıp evlenmek istediğini söyler. Leyla bu durumu gururuna yediremez ve hasta olur . Bir süre sonra toparlanmaya başlar ama bu defa da bir avukatın metresi olur. Kısaca roman dram üstüne dram ve ağaçtan düşen her bir yaprak rüzgarın oyuncağı olmuş durumdadır. Ben anlattıkça sakız gibi uzar gider . En iyisi burada noktalamak . Şimdilik benden bu kadar, sevgiyle kalın.
Yaprak Dökümü
Yaprak DökümüReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 201628,4bin okunma
·
240 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.