Yolculuklar ve Öteki Yolculuklar’da Antonio Tabucchi, bize yaşamı boyunca ayak bastığı farklı coğrafyaları paylaşıyor. Bir konumda uzun süre sabit kalmanın, seyahat halinde olmamanın ona hissettirdiğini şu cümleyle açıklıyor kitapta: “Bütün bir yaşam boyu ayaklarını aynı yere basmak tehlikeli bir yanlış anlamaya yol açabilir; sanki orası bizimmiş, dünyada her şey gibi ödünç olarak verilmiş değil de bize aitmiş sanırız”.
Bulunduğu toprakların sanatı, kültürü ve tarihinden ziyade es geçilebilen sokaklara, müzelere de değinmekten kaçınmamış. Sabit konumda bulunmama rağmen beni kendi dünyasına çekip bir nebze de olsa yolculuğunda hissettirebilmesine minnettarım.