Naifçe Dergi'nin Ahmed Arif ön kapağı ile edebiyat dünyasına attığı ilk adım;
Naifçe Dergi - Sayı 1.
İki ayda bir çıkan dergi, şimdilerde 3. sayısını çıkarmakla meşgul.
"içine edebiyat düşenlerin hafriyat alanı" mottosuyla çıkılan bu yolda, hepsi birbirinden değerli yazarları ve şairleri bulacaksınız.
Usta kalemler ile genç kalemleri sentezleyen, genç kalemlere fırsat tanıyan dergi, herhangi bir oluşumun, görüşün içine dahil olmamakla birlikte, temel gayesini "salt sanat" olarak ifade etmektedir.
Alengirli Şiirler adlı şiir kitabıyla tanıdığımız kıymetli şair-yazar
Ali Lidar'la yapılan röportaj da ilk sayılarına göre epey ilgi çekici ve dikkate değer.
Naifçe Dergi'nin binbir özen ve hassasiyetle seçtiği 16 şiir, 2 deneme, 6 hikâye ve 2 inceleme, derginin kendine has bir üslup edindiğini daha ilk sayıdan bize göstermektedir.
Arka kapaklarında ise yine haziran maksadıyla anılan; Nazım Hikmet Ran, Peyami Safa ve Orhan Kemal bulunmakta.
Gerek mizanpaj, gerek illüstrasyon, gerekse arka ve ön kapak çalışmaları ile ümit vaadeden bir görsel estetiğe de sahip olduklarını söylemek mümkün.
Yolları uzun ve meşakkatli; ama onlar üstesinden gelecektir!
Ve alıntılar;
Gölgeni bana yakınlaştırma, gökyüzüm netliğini kaybediyor.
*
Bir kadın özlenmek için gelir dünyaya.
*
Ayrılık sehpasında, kafeslenmiş goncalardan hüznün gülleri doğuyor.
*
Yaşamı değerli kılan şey onu paylaşabilmektir.
*
Nasıl başarıyorsun kımıl kımıl güneşle boy ölçüşmeyi?
*
Gülizar gülsüz bir yalnızlıktır artık.
*
Yol kısa, acı uzun; ama yaşama umudu en uzunu.