Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bilgi-ahlâki davranış ilişkisinin Sokratçı anlayışı, Eflatun'un felsefesinde de devam etmiştir. Ahlâki zayıflığın, kötü davranışlara yol açabileceğini ilk defa Aristo savunmuş ve böylece bilgi-davranış ilişkisini temelde kabul etmesine rağmen, Sokrat'ın “Bilgili kişi, fazıletli kişidir” (adeta otomatik olarak)3 görüşüne karşı çıkmıştır. Ancak Aristo, düşünce sisteminin temel yapısı olan İlk Felsefe'sine (metafizik) şu cümle ile başlamaktadır: “Bütün insanlar tabii olarak (fıtraten) bilmek isterler”? Böylece insan fıtratı ile bilgi arasında bir ilişki kurulmuş oldu. Aristo'nun bu görüşü, aynı zamanda onun insanı, “düşünen hayvan” olarak tanımlaması ile de uyum içerisindedir. Zira düşünmek, insan fıtratının bir unsuru ise -ki, bu durumda insanın tanımına dahil edilmesi gerekir- bilgi elde etmek, ancak düşünmekle mümkün olduğuna göre, bilginin de insan fıtratı ile doğrudan ilgili olması gerekir.
·
112 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.