Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Kişilik
Huy (mizaç): Kalıtımla getirdiğimiz özellikleri vurgular. Tarifinde içedönüklük ve dışadönüklük gibi özellikleri barındıran, sıklıkla öğrenilmişlikten ziyade doğuştan geldiği kabul edilen davranışlardır. Bir diğer tanım, insanın yaradılışıyla gelen özelliklerinin tümüne “mizaç, huy” denir. Nitekim memlekette, “Can çıkar huy çıkmaz, huy canın altındadır” derler. Bu aslında; Kalıtımla gelen kalır ve kalacaktır, ki bu önemli oranda doğrudur. Karakter: Dışarıdan görülebilen yönlerimizdir. Karakterimiz en açık tarifiyle kişiliğimizin ahlaki yanıdır ve huyumuzun aile ve çevre tarafından yoğrulmasıyla oluşur. Kişilik: Doğuştan getirdiğimiz özelliklerin yani huyumuzun karakterimizle birleşimidir. Herkesin kişiliği kendine özgüdür, parmak izi gibidir. İçinde bulunulan aile, çevre, sosyokültürel yapı, coğrafi özellikler gibi faktörler de kişilik oluşurken belirleyici bir rol oynar. En sade tarifiyle kişilik; düşüncelerimizin, davranışlarımızın, yetenek ve yönelimlerimizin bütünleşmiş halidir. Kalıtımsal yatkınlıklarımız, bahtımıza düşen ailenin tutumu, güvenlik içeren yahut içermeyen çevre, fark ettiğimiz ya da etmediğimiz pek çok uyaran el ele tutuşur ve kişiliğimizi oluşturur. Kişilk yapılanması, değişimi, gelişimi; çocukluk ve ergenlikte hızlı seyreder. Kişinin hayat bulduğu ortam önemli ve sıklıkla belirleyicidir. Ailenin, kişiliğin oluşumu ve gelişimindeki önemi büyüktür ve çocuğun değişen ihtiyaçlarının zamanında ve ayarınca karşılanması gereklidir. Çocuklukta doyurulma, sevgi görme, korunma ve kollanmaya ihtiyaç duyarken artık yetişkinliğe geçtiğimizde kabul edilmek kadar, kabul etmeye, anlaşılmak kadar anlamaya hazırızdır. Yaşam devam ettikçe, kazanılan deneyimler kişiliğn şekillenmesini etkiler ve artık yetişkinlikte iyice yavaşlar.
Sayfa 129 - Doğan KitapKitabı okudu
·
100 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.