Gönderi

Cinüçen Tanrıkorur'un soyadı hikayesi ve aile büyüklerinin isimlerine dair
Halep'te 1916 yılında dünyaya gelen, yakınlarının daha çok Zaferşan dedikleri Şanuzafer Bey de muhtemelen yaşadığı ortamın ve babası Hacı Tahir Cidali Bey'in etkisiyle bu gelişmelere psikolojik olarak az çok hazırlıklıydı. Ama dil devrimi sırasında hem kendi isminden hem de kardeşlerinin isimlerinden rahatsızlık duyduğu tahmin edilebilir. Şanuzafer Bey'in kız kardeşleri Lütfuhak ve Dürrisemin, erkek kardeşleri ise Savnihüda, Sun'igüzin ve Mecdinevin isimlerini taşıyorlardı. Meşrutiyet devri romantizminden izler de taşıyan bu isimlerde şaşırtıcı olan, her birinin ebced hesabıyla sahibinin doğum tarihini veriyor olmasıydı. Soyadı Kanunu çıktıktan sonra, Tepedelenli Ali Paşa'nın torunlarından olan Tahir Cidâlî Bey'in çocukları Tepedelenli soyadını -başkaları tarafından da alınabileceğini tahmin ettikleri için- hiç düşünmemiş olmalılar. Muhtemelen bir gün bir araya gelerek gazetelerde yayımlanan soyadı listelerinden gelişigüzel bir seçim yapmak yerine, içlerine sinecek öz türkçe bir soyadı düşünür ve sonunda Savnihüda'nın ismini Türkçeleştirerek soyadı olarak benimsemeye karar verirler. Bu kararda Mustafa Kemal Paşa'nın Hamdullah Suphi'ye Hamdullah'ı öztürkçeleştirerek Tanrıöver soyadını vermiş olmasının bir etkisi var mıdır, bilemeyiz. Savn-ı Hüda, "Tanrı'nın koruduğu" gibi bir anlama gelmektedir; o halde bu ter kip pekâlâ Tanrıkorur diye Türkçeleştirilebilirdi.
Sayfa 23 - KAPI YAYINLARI
66 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.