Çevrenizde neredeyse her gün gördüğünüz, dikkatinizi çekmesine rağmen bir türlü konuşma fırsatınızın olmadığı birileri var mı? Ya da ‘şu kişiyle çok iyi arkadaş olurdum aslında’ dediğiniz birileri? Böyle durumlarda benim tavrım hiç değişmiyor: ilk adımı karşı taraftan bekliyorum. Keşfedilmenin- merak edilmenin hazzını yaşamak istediğimden de olabilir, ilk adımı atmaya yetersiz olan cesaretimden dolayı da. Ama sarı ceketli kadın benden biraz farklı. O mor etekli kadın ile arkadaş olmak istiyor. Ona yaklaşmanın yollarını arıyor. Hem de tüm detaylarıyla… Takıntı haline gelene dek… . Mor Etekli Kadın okuru diken üstünde tutan, kısa ve tempolu bir kitap. İlk sayfasından itibaren ana karakterimizin izlediği bir kadını takip ediyoruz. Ana karakterimiz ise bilinmezliğini korudukça takip eden ile takip edilen yer değiştiriyor okurun zihninde. Tam da bu noktada ‘bir şeyler olacak’ tedirginliği başlıyor. Yaklaşan bir fırtınanın önlemini alırcasına bekleme safhasına geçiyoruz. Natsuko İmamura karakterler arasında dengeyi koruyor. Bunu yaparken bol gözlemden ve ufak ayrıntılardan faydalanıyor. Sadece bir takibi değil aynı zamanda kadın olmaya dair de deneyimler sunuyor. İmamura’nın dili, olay örgüsü sade. Kitabı sevmemin sebebi de bu sadelikteki güzellik. . Ali Volkan Erdemir’in her zamanki gibi göz alıcı çevirisi, Utku Lomlu’nun kitabın iskeletini çok iyi biçimde yansıtabildiği kapak tasarımıyla~

Mor Etekli KadınNatsuko Imamura · Can Yayınları · 2021419 okunma

·

1 artı 1'leme

·

2.137 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Hülya Açılan