Bay Bonnet, işte sizin işçi kadınlarınız, pamuk işçileriniz, dokumacılarınız; yamalı pamuk elbiselerinin altında soğuktan titreşiyorlar; ancak Hristiyan dünyasının şık kadınlarının ipek giysilerini dokuyanlar da onlar. Zavallı yaratıklar günde on üç saat çalışıyorlar, kıyafetlerini düşünecek zamanları yok. Ancak şimdi işsizler ve yaptıklarını giyecek zamanları var. Süt dişlerini döktükleri günden beri kendilerini size ve sizin servetinize adayarak perhizli bir yaşam dürdüler. Ancak şimdi vakitleri var ve çabalarının keyfini sürmek istiyorlar. Hadi, Bay Bonnet, ipeklilerinizi onlara verin, Bay Harmel da muslinlerini, Bay Pinet ise onların soğuktan morarmış küçük ayakları için botlarını versin. Baştan aşağı giyinmiş ve mutluyken onlara bakmak muhteşem olacaktır. Hadi, kaçmayın, yoksa siz insanlığın bir dostu bir hristiyan değil misiniz? Servetinizi onu kazanmak için canlarını dişlerine takarak çalışan işçi kadınlarınızın emrine verin; siz ticareti geliştirmek ekonomiyi büyütmek istiyorsunuz, işte müşterileriniz hazır. Onlara sınırsız kredi verin. Hiç tanımadığınız Adem ve Havva’dan başka hiçbir bağınız olmayan ve size hiçbir şey, bir bardak su bile vermeyen üreticilere de kredi vermelisiniz. Kadın işçilerimiz ellerinden geldiği kadarıyla borçlarını ödeyecektir. Eğer vade günü dolduğunda borçlarını ödeyemezlerse, borçlarını dualarla ödemelerini istersiniz. Onlar sizi cennete, kara cüppeleri leş gibi kokan rahiplerden daha iyi yollayacaklardır.
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.