Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

228 syf.
·
Puan vermedi
·
27 saatte okudu
En son ne zaman bir kitabı okurken tüylerim diken diken oldu, hatırlamıyorum. Bana bu hissi tekrar tattırdı Burhan Sönmez. Amacım beklentiyi yükseltmek değil, benim okurluğuma hitap etti sadece. İçimde bir yandan kitabın verdiği bir burukluk, bir yandan da böyle bir yazarla tanışmanın verdiği mutluluk var. İstanbul... Ve İstanbul. İki yakası olduğu gibi, bir madalyon gibi de iki yüzü olan şehir. Bir yüzünde ışıklar, arabalar, eğlencelerle bize gülerken, diğer yüzünde işkenceler, çirkinlikler, ölümlerle somurtur İstanbul. Çoğumuzun hayatında hatrı sayılır bir yere sahiptir bu şehir. Öğrenci Demirtay, Doktor, Berber Kamo ve Küheylan Dayı... Yerin üstünde hayat akıp giderken, onlar yerin altında bir hücrede işkencelere maruz kalırlar bazı siyasi fikirleri ve eylemleri yüzünden. Fikirlerinden, eylemlerinden neredeyse hiç bahsedilmiyor, insanlıkları anlatılıyor bu kitapta. Çektikleri işkencelerden detaylı bir şekilde bahsedilmiyor ama siz onun acısını tam yüreğinizde duyuyorsunuz onların arasında geçen konuşmalar üzerinden. Hepsinin İstanbul ile ilgili söyleyecek sözleri var. Tabii hayatla ilgili de... Birbirlerine hikayeler ve hayatlarından kesitler anlatarak, birbirlerine tutunarak, “sarı kahkahalar” atarak yaşamaya çalışıyorlar, insanlıklarını hatırlıyorlar. Ölümü unutturan kahkahaya sarı rengi yakıştırmış bir adada yaşayanlar. Kitapta geçen güzel şeylerden sadece bir tanesi... Kimi bir adada unutmak ister ölümü, kimi bir başka yerde. Başlar başlamaz Burhan Sönmez’in o şahane edebi dili sizi direkt içine alıyor kitabın. Böyle bir yazarla bu kadar geç tanışmam, bu kadar az okunuyor olması, gerçekten benim için şaşırtıcı. Yaptığım şeyi bir dakika geç yapsam böyle bir kalemden haberim olmayacaktı. İyi ki tesadüfler var. Ve iyi ki edebiyat var!
İstanbul İstanbul
İstanbul İstanbulBurhan Sönmez · İletişim Yayınları · 2019958 okunma
·
174 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.