Gönderi

Eski tabakhaneler kalabalık çırak ve kalfa ekiplerinin sabahtan akşama sağlıksız koşullarda çalıştığı ikişer üçer katlı binalardı. Her tabakhanenin hayvanla döndürülen birer değirmeni bulunur, burada deri tabaklamada kullanılan palamutlar öğütülürdü. Deri işlerken çok suya ihtiyaç duyulduğundan bostan kuyusu büyüklüğünde kuyuları ve büyük kazanları, fıçıları vardı. Eski tabaklama yöntemlerinde bu fıçılarda su ile eritilen köpek dışkısı kullanılır, böylece derinin daha parlak olması sağlanırdı. Köpek dışkılarının özel toplayıcıları vardı; bunlar sepetlere doldurdukları malzemeyi öğleden önce tabakhaneye yetiştirmek için birbiriyle yarış ederlerdi. “Hayrola, tabakhaneye bok mu yetiştiriyorsun, ne acelen var?” deyimi bu telaşlı yarıştan ortaya çıkmış olmalıdır.
Sayfa 69
·
40 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.