Grazia Cosima Deledda'nın on dokuzuncu yüzyılın sonlarında, Avrupa'nın ayrıcalıksız bir ucunda, orta sınıfın keşmekeşinde kendi sesini yaratma cesareti ile yazmaya tutkuyla sarılan ve 1936 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'ne uzanan ikinci kadın yazar olmasının hikâyesi, dün olduğu gibi bugün de edebiyat tarihinde hak etmediği bir şekilde satır arasına