Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

84 syf.
·
Puan vermedi
"Sevgiliyi anarak yaşarken biz ezelde sürekli bir sarhoşluğu Henüz yaratılmamıştı, ne şarap ne asma çubuğu" Daha önceki yazılarımda da bahsetmiştim bu beyitten. İbn Farız'a ait bu beyit şarabın ontolojik boyutundan ziyade, metafizik boyutuna odaklanır. Şarabın cismi necis iken, kelimenin görünmeyen yüzü, madde ötesinde bambaşka bir anlamla kavuşturur bizi. Hamr, Arapça içki manasına gelir ama kelimenin kökeninde örtmek anlamı vardır. İçki aklı örter, sarhoşluk aklın örtülmesiyle gelir. İslam öncesi edebiyatta cismen vardır şarap. İslam sonrasında ise perde arkasından konuşur. İnsana aklın bindirdiği yükü alır, aşkın getirdiğini sunar. Şarabı anlamak için Hafız-ı Şirâzî ve Ömer Hayyam'a bakmak gerekir. Şarap, şiir kadehinde bir mecaza dönüşür Hafız'da, Hayyam'ın şarabı daha belirsizdir ama cisme daha yakın durur. İbn Fârız'ın şarabı ise sarhoşluktan sonradır! Çünkü o sarhoş olduğunda ne üzüm vardır, ne asma çubuğu. Gayrın merhabasın bilmeyenlerdendir İbn Fârız. Birden aklıma Âkif ise şehlâ nigâhtan mest oluşu geldi. Safahata baktım. Şarap kelimesini iki defa kullanımış Âkif, ikisinde de eski şiiri eleştirmiş. Âkif'in şiir anlayışı başkadır onu da not etmek zorundayım. Mesnevinin özeti ilk 18 beyittedir, ama ilk beyit Mesnevinin özüdür. İbn Fârız da Hamriyye'sinde aynı şeyi uygulamış. İlk beyit neredeyse şarap bahsini açmış ve bitirmiş. Son olarak Kur'an'da şarap ile ilgili bir kaç ayet nakletmek istiyordum ama sanırım yer kalmadı. Daha önce Hamdi Yazır'dan bir not aktarmıştım. Dileyen o nota bakabilir.
Aşk Şarabı ve Hayat
Aşk Şarabı ve HayatDavud El-Kayseri · İnsan Yayınları · 201524 okunma
·
219 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.