Tortu, Selçuk Baran'ın dördüncü öykü kitabı, benim ise tanışma eserim...
Behçet Necatigil, öykücülüğü için "Keskin, belirgin çizgilerden kaçınarak, dikkat isteyen, belirsiz yaşantı parçalarını birleştiriyor; çağrışım ve yorumlara açılma gücü için okuyucudan katkılar bekleyen bir 'iç hayat' görünümleri çiziyor" saptamasında bulunmuş.
Çoğunlukla öykü kitaplarında farklı hikâyeler anlatılır. Tortu'da yazar, bir öyküyü beş farklı bölümde incelemiş. "Ablam, Arif Hikmet Bey, Konak, Zekiye,Tortu" bölümlerinden oluşan eser baş karakter Halim'in hayatını anlatıyor.
Tortu, hayatı anlatıyor aslında... Hüzünleri, mutlulukları, kayıpları, beklentileri, umutlarıyla yaşadığımız ya da yaşanılan hayatları anlatıyor... Ucundan, kıyısından herkese dokunan hayatları...
Bazı eserler daha ilk sayfasından itibaren sarıp sarmalar ya, içine alıverir hani.. hem merak eder hem bitmesin istersiniz sayfaları çevirdikçe, işte Tortu onlardan biri... Yazarın naif ve hüzünlü kalemi yazılanları derinden hissettiriyor.
Elimizde kalanlar yaşadığımız günlerin bir tortusudur. Şu gün ne veriyor, bilmiyoruz. Yıllar sonra tortusunu tadınca bileceğiz. / Sayfa 97
Pek çok yazarın övgüyle üstünde durduğu, ancak günümüz okuru tarafından daha fazla keşfedilmeyi bekleyen bir yazar Selçuk Baran.
Ben, geç de olsa tanıştım ve çok sevdim, kesinlikle diğer eserleriyle de buluşacağım. Kitap raflarındaki birçok eserin arasından elini uzatıp tanışmayı bekledi bu güne kadar belki de.. ben o eli tuttum ve çok mutlu oldum...
Haydi sıra sizde... Sevgiyle...