Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

168 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Ölü Kelebekler Dansı Ölümü incelemeyi hep çok sevdim. İnsanlığı kurtaracak olan şeyin ölüm farkındalığı olduğunu düşünürüm zira. Öldükten sonra bir daha asla hatırlanmayacak olmak ya da kötü hatırlanmak,  belki insanda bir ışık yakabilir. Peki ya insan öldükten sonra da var olabilirse? Sahi, kendi ölümünün yargıcı olur mu bir insan ? Haldun. Her insan gibi gelgitleri olan, hayatı yaşam ve rüya arasında sıkışıp kalmışbir postacı. Kader dediğimiz kaçınılmaz sonun onu bulması ve ölümünün 16. gününden itibaren anılarını yazmaya başlamasıyla başlıyor o tanıdık hikaye. Ölüler yaşar mı? Adına yaşam dediğimiz şey, gördüğümüz bir rüya olmasın? Işte Haldun, kendi ölümünden ne sorular sorduruyor sana bir bilsen okur. Dünyaya, kendine , ölüme hiç bakmadığın bir pencereden bakıyorsun. Bir de hüzün kaplıyor içini sonunda. "Ya ben çoktan ölmüşsem?" Okumaya başlamadan önce bu kadar etkileneceğimi ummazdım.  Sevgili Hüsnü Arkan'ın kalemi bu kez ilmek oldu oturdu göğsüme. Her satırda bir sorgulama, her gün de bir yitiş... Ölü Kelebeklerin Dansı bu yıl okuduğum en etkileyici kitaplardandı.
Ölü Kelebeklerin Dansı
Ölü Kelebeklerin DansıHüsnü Arkan · Sia Yayınları · 2020455 okunma
·
307 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.