Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

136 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Son Pişmanlık Neye Yarar, Her şeyin Bedeli Var...
Herkese Merhabalar, *** Bol Spoiler Var. Ona göre okuyun veya pas geçin. :) *** Yeni bir Türk edebiyatı klasiği daha bitirmiş olmanın hafifliği ile geldim. Henüz çocukken Türkçe kitaplarında özet versiyonunu okuduğum ve aynı zamanda hemen hemen her yıl yapılan sınavlarda ilk Edebi Roman sorusunun cevabı da olan ‘’İntibah’’ eserini bu yaşta okudum ve artık her ayrıntısına hakimim. (Yakın zaman da BKM tarafından dizi olarak ekrana geleceği haberleri var, bakalım ) Yazar sadece 136 sayfada bu kadar entrika ve olay örgüsünü öyle güzel harmanlamış ki, ilk başta yapılan tasvirler sonrası hızlıca olaylara dalıyorsunuz ve sonra sürekli farklı bir durumun içinde buluyorsunuz kendinizi :) Kitabımızın konusuna gelirsek; Zengin bir aile’nin tek evladı olarak doğmuş olan Ali Bey 21 yaşında bir delikanlı olarak, ana karakterimiz olarak karşımıza çıkıyor. Tasvir edildiği kadarıyla, yakışıklı, zeki olan bu gencimiz’in kötü bir huyu var ki, bir şeye tutuldu mu ne olursa olsun vazgeçemiyor. Babası vefat edince, Annesi ile birlikte yalnız kalıyorlar. Ali Bey, babasının vefatı sonrası girdiği arkadaş ortamlarında Mehpeyker isimli bir kıza aşık oluyor. Burada devreye giren Mehpeyker ise, kötü kadın olarak tasvir ediliyor. Daha çocukken ailesi tarafından geneleve verilmiş ve bir gün kendisine böylesine aşık olan Ali Bey’i bulunca, yakışıklı olması ve varlıklı olması nedeniyle, evlenene kadar bunu saklama düşüncesiyle, güzelliğiyle adamın aklını başından alıyor. E tabi bir gün hiç ummadıkları bir anda oluşan bir olay sonrası Ali Bey, Mehpeyer’in durumunu öğrenip onu terk ediyor. Sadece 1 veya 2 gün süren bu ara sonrasında dayanamayıp, Mehpeyker’in yaşadığı konağa gidiyor ve işleri ilerletiyorlar. Mehpeyker kendi durumunu ağlayarak ve kendini mağdur olarak göstererek tekrar ağına düşürdüğü Ali Bey ile evlilik planlarına devam ederken. Aralarında olan bir olay sonrası Ali Bey, bu defa kesinkez olarak Mehpeyker’i terk ediyor. Peki ne mi yapıyor ? Annesi Fatma Hanım’ın kendisi için getirdiği ama kabul etmediği cariye kız olan Dilaşub ile aynı gün evleniyor. (Kızı ilk gördüğünde seviyor ama o sırada Mehpeyker olduğu için üstünde durmuyor.) Bu evlilik sonrası ailece güzel günlere başlıyorlar. Ali ve Dilaşub aşk sarhoşu evliliklerine devam ederken, Mehpeyker pişman olur geri döner diye düşündüğü Ali Bey’in izdivacını duyduğunda öfkeden deliye dönüp, kendi belalı müşterisi olan Abdullah Efendi’den aralarını bozması için yardım istiyor. Asıl olaylar buradan sonra hızlanıp, o üzücü sona gidiyor. Mehpeyker , hamada Dilaşub’un vücudunda gördüğü benler üzerinden bir oyun tezgahlıyor. Güya kızcağız aslında kötü kadınmış ve erkekler oynaşmayı seven biri olarak, Ali Bey’i ağına düşürmüşte konağa yerleşmiş gibi bir senaryo ile oyun yapıp, Ali Bey’in duymasını sağlıyorlar. Ali Bey, hayatımda gördüğüm en uyuz karakter olabilir eve gidip, kızı dövmesi ve akabinde geneleve satılsın diye köle olarak satılmasını talimat verip, kızcağızı konaktan attırıyor. Sonrasında kendini içkiye veriyor, yavaşça mallar gidiyor ve fakirlik günleri başlıyor. Annesi Fatma hanım daha fazla dayanamayıp vefat ediyor ama Ali Bey , Dilaşub’u eve getirip bu felaketlere sen neden oldun diye annesine suçlama yaparak gitmiyor. Mehpeyker ise fitne fesatlıklarına devam edip, Dilaşubu kendi satın alıyor ama hesap etmediği şey ise Dilaşub, hiçbir şekilde boyun eğmiyor ve eline erkek eli değdirtmiyor. Orada köle gibi yaşamaya devam ediyor. Mehpeyker ise Ali Bey ile bir gün evleneceğin düşünüp yine karşısına çıkıyor ama o kadar küçümsenip hor görülüyor ki, bu defa Ali Bey’i öldürtüp, eşi Dilaşub’a da bu sahneyi izletip ikisinden de intikam almayı umuyor. Ama tabi ki işler umulduğu gibi gitmiyor ve yaşanan olaylar sonrasında, Ali Bey eşi Dilaşub’un suçsuz ve masum olduğunu öğrenip pişman oluyor. Kendini öldürmesi için tutulan Hırvat katilden Dilaşub sayesinde haberdar olup, kaçıp polislere haber veriyor ama gediklerinde Dilaşub bıçanlanmış şekilde ölmek üzereyken buluyor. Mehpeyker, pişkin pişkin çıkıp ileri geri konuşup üstüne Dilaşûb’a kurulun oyunun kendi yüzünden olduğunu söylediğinde Ali Bey cinnet geçirip kaptığı bıçakla Mehpeyker’i defalarca bıçaklayarak öldürüyor… Kitabın sonunda Ali Bey’in hapiste olduğu ve ara ara çıkartıldığında annesi ve Dilaşb’un mezarını sulayıp ağlarken bırakıyoruz… Son söz ise ‘’Meşhurdur, son pişmanlık fayda vermez.’’ Oluyor. Yani Ali senin kadar kendini bilmez, uçkuruna düşkün, plansız programsız hareker eden bir karakter görmedim, hani Dilaşub canım kızım öleceğine keşke sen ölseydin diyorum. İçin hala soğumadı sana karşı… Pişman olsan ağlasan ne yazar artık, olan annen ve karına oldu, sen kendi sonunu kendin hakettin. Puanım : 9 )
İntibah
İntibahNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,3bin okunma
·
1.479 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.