Bol kar yağışlı ve soğuk bir Pazar gününden herkese merhaba,
Yıllar önce bir gece yarısı TV’de Duvak isimli filme denk gelmiş ve izlemiştim. İzledikten sonra ise filmli çok sevmiş olup sonunda da birkaç damla gözyaşım akmıştı. Daha sonra aslında kitap uyarlaması olduğunu öğrenince okuyacağım dedim ancak yıllardır her listemde son anda çıkarmıştım. Kısmet 2021 yılınaymış :) Kitabı 2 gün oldu bitireli ama ancak yorumu girebiliyorum…
Şunu belirteyim 2021 yılında şimdiden 2 favorim olmuş oldu. İlki Yaşamak ikincisi ise Boyalı Peçe…
Yazar ile de ilk defa tanıştım ve hayran kaldım. Bu kadar kolay okunan bir Modern Klasik okumayı hayatta beklemiyordum. Okuyucuyu yormadan ne güzel dile getirmiş yaşananları. Bir sonra ki siparişimde yazarın diğer kitaplarını kesinlikle alacağım.
Kitabın Konusuna Kısaca Gelirsem eğer; başkarakterimiz olan Kitty çocukluğundan beri annesi tarafından sosyal statü atlamak için yetiştirilen güzel bir kadındır. Bu arada unutmadan söyleyeyim kitabı da Kitty’nin gözünden okuyoruz. Sosyeteye takdim edildikten sonra Annesi bu güzelliğiyle hemen zengin bir kişi ile evleneceğini umarken işler öyle gitmiyor ve Kitty yaşı 25 olmasına rağmen bekar durumda kalıyor. O dönem şartlarına göre evde kalmış sayıldığı için ise o sırada apar topar aslında birkaç yerde denk gelip umursamadığı bir bakteriyolog olan Walter’ın evlilik teklifi kabul ederek evleniyorlar. Kitty kocası ile birlikte ise İngiltere’den ayrılarak Hong Kong’ta yaşamaya gidiyor.
Kitty mizaç olarak, biraz uçarı, çok konuşan ve dışa dönük bir kadınken Walter ise sürekli duvarları olan ve sessiz ve kibar adam portresi çiziyor. Ancak Kitty ne kadar isterse istesin kocasını sevemediği için bir akşam davetinde kendisi gibi evli olan Charles ile tanışıp yasak bir ilişki yaşamaya başlarlar. Kitty tabi bu aşktan dolayı ayakları yerden kesilmiş durumda ama kocası bir gün olanları öğrendiğinde hayatları tepe taklak oluyor. Walter karısına deli gibi aşık ancak Kitty’e 3 seçenek sunuyor. Ya Charles karısını boşayıp 1 hafta içinde Kitty ile evlenecek, ya da Kitty kendisi ile birlikte Çin tarafında henüz tedavisi olmayan Kolera Salgının olduğu yere kendisi ile gelecektir. Eğer gelmeyi red ederse veya evlenmezlerse zina dan her ikisini de dava açacaktır. Kitty her ne kadar Charles ile aşkının tüm zorlukların üstesinden geleceğini düşünse de işler öyle olmuyor ve Walter ile hastalığın kol gezdiği ülkeye doğru yola çıkıyorlar…
Bu noktadan sonra ise Kitty’nin kendi iç hesaplaşmalarını, pişmanlıklarını ve uyanışını okuyoruz… Ancak keşke Walter tarafından da okuyabilseydik adam resmen figüran gibiydi ve o malum sona çok üzüldüm. Çok merak ettim acaba o neler yaşadı içinde ve nasıl dayandı bunlara… Ktap boyunca Kitty karakterine ne kadar sinir olup saydırdıysam Walter içinde üzülüp durdum… Film bu açıdan eksikliği dolduruyor ve az çok öğrenebiliyoruz. Filmi bu yönden daha çok seviyorum.