Yazarın kitaplarını okuyanlar bilir, Şiirsel, duygusal bir anlatımı vardır Nazan Bekiroğlu'nun. Alır götürür okuyucuyu, hikâyenin içine çeker. Kehribar Geçidi'nde de uzun bir yolculuğa çıkacaksınız. Devran dönüyor, yüzyılları deviriyor, olması gerektiği gibi... Peki ya İnsan ; giyimleri kuşamları, halleri tavırları, eşyaları cihazları, bilgileri kültürleri, ilimleri usulleri, düşünceleri ve duyguları değişse de insanlık değişiyor mu, dönüşüyor mu, evriliyor mu? M. S 300'lü yıllarda Roma İmparator'u Diocletianus 'un zulmünden kaçıp bir mağaraya sığınan yedi kişi ve bir köpek. Efes' li yontucu Linus, gezgin Al-Mina, Azatlı köle Vitalis, uykucu çoban Fazelis, barbar yüzbaşı Geta, yazıcı köle Simonides ve köpekleri Kehribar. Sığındıkları mağarada başlarına geleceklerden habersiz derin bir uykuya dalarlar, 309 yıl sürecek uykuya.... Uyandıklarında hiçbir şey bıraktıkları gibi değildi. Dünya zamanı ile geçirdikleri dokuz günün sonun da aslında her şeyin bıraktıkları gibi olduğunu gördüklerinde, gidebilecekleri tek yere geri döndüler. Çünkü insanoğlu dünya denilen bu gölgelikte, gölgeleri ile dünyanın yükünü sırtında taşıyarak yaşamaya alışmıştı. Evrensel insanlık hallerine ; sade ve derin dili, olayların ve karakterlerin canlılığı, dönemsel kurgusunun sürükleyiciliği, detayların zenginliği ile ayna tutmuş Nazan Bekiroğlu. "Kimse uyanmamıştı. Uyananlar da daha iyi bir yere uyanmamıştı. Şehir, giyim kuşam, yeme içme her şey değişmişti. Ama hiçbir şey değişmemişti. İnsan hâlâ zalim, güçlü yine gücünü aldığı dava adına kan dökücü, fesat çıkarıcı ; kurban kurtulduğu anda zamanenin celladı. Haklıymış Karadeniz sürgünü şair, hâlâ `insan insanın kurdu `. "

Kehribar Geçidi (Ciltli)Nazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 20212,332 okunma

·

498 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İlkay Yurttaş Koşar