Ezgi Topsakal kaleminden #SistekiSalıcak Eylül’ün hikayesidir. Bir aşk hikayesi gibi başlayıp farklı bir yola giriyor hikaye. Psikolojik gerilim türünde bir eser diyebilirim. Konusu ise Eylül ve Bora’nın tesadüfi bir şekilde yolları kesişiyor ve bir daha ayrılmıyorlar. İkisininde hayali olan sisler içerisinde bir dağ evi satın alıyorlar ve orada kalıyorlar. Bora doktor olması sebebiyle nöbeti olur ve işine gider. Bu gidiş Eylül’de travma etkisi yaratır. Yalnızlık ve aşk birleşince Eylül’ün hassas ruhu sise gömülür. Halüsinasyonlar, hafiza kayıpları ve ruhsal sarsılmalar peşini bırakmaz. Gerçek ve hayal birbirine karışıyor kitapta. Sonunda ise Hakan ile Eylül’ün bağlantısını anlıyoruz. Eylül’ün psikolojik rahatsızlığına kulak veriyoruz. Yazarın dili de hikaye de akıcı. Eylül’e kapılmamak, onu anlamamak mümkün değil. Psikolojik rahatsızlıkların tedavisinden kaçılması, önemsenmemesi, utanılması ilerde daha büyük yıkılmlara sebebiyet veriyor. Bunu yazarımız sagesinde daha iyi anlıyoruz. Kadın karakterlerin onplanda olduğu kurgular beni her zaman cekiyor. Alıntılar; Bedenim kadar kalbim de yalnız kalmasaydı keske... Aşk çekildiği kapıya bir daha dönmez. #EzgiTopsakal #SistekiSalıncak #gecekitaplığı #psikoloji #bipolorbozukluk

Sisteki SalıncakEzgi Topsakal · Gece Kitaplığı · 055 okunma

·

149 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Cevreci