Kara Gergedan yazarımız Turhan Yıldırım kaleminden 14 öyküden oluşan bir kitap. Hayattan kesitler sunan, gündelik yaşamda karşılaştığımız birçok konunun yer aldığı öyküler içeriyor kitap. Tüm insanların ortak sorunlarından, mücadalelerinden oluşan geniş bir yelpaze sunuyor yazar. Sevgisizlik, güvensizlik, hoşgörüsüzlük, çaresizlik gibi olguları yazarın gerçekliği ile okuyoruz. Yazarın dili akıcı ve sade. Öyküler yazarın imzasını taşıyor diyebilirim, zekice kurgulanmış ve ayrıntılar dikkat çekici olmuş. “Kızılca Karanlık” en beğendiğim öykü; üç farklı anlatım ile bütünleşmiş olması, onu diğerlerinden ayırdı benim için. Yazarın diğer hikayeleri de güzeldi hakkını vermek gerekir. Düşünülecek, sorgulanacak o kadar çok cümle vardı ki kitapta... Kısacık sayfalara ne duygular sığdırmış yazar. Öykü sevenler mutlaka okusun.
Kara GergedanTurhan Yıldırım · Edebiyatist Yayınevi · 2021133 okunma
3000’li yıllarda dünya tek bir kent olarak kaldığını hayal edin. Bu kent, Hebe ve tek bir adam tarafından yönetiliyor. Dünya üzerindeki tek gücü elinde tutuyor. Kitap böyle bir distopya üzerine kurulmuş. Yönetime zıt görüşte olanlar, onları desteklemeyenler “Oda” denilen hücrelere gönderiliyor ve ruhları hapsediliyor. Yöneticiler ve destekçilerinin yaşadığı yer ise “Özel Alan”, ayrıcalıklılar.
Bir gün genç bir lise öğrencisinin Oda’ya gönderilmesiyle iktidarın kirli sırları ortaya çıkmaya başlıyor. Kitabın kahramanları, Hebe’deki yanlışları ve zorbalıkları durdurmak icin el ele verip mücadele ediyorlar. Ruh göçü, beden değiştirme gibi birçok konu işleniyor kitapta. Yazarın dili sade ve akıcı. Kitabın konusunu ilgi çekici buldum. Bu nedenle daha uzun anlatılmasını isterdim.
Yolumuzu kaybettiğimizde bazen geçmişi arkamızda bırakıp yeni yollar ararız. Yeniden rota oluşturup çıkarız kendi yolumuza. Yeni keşifler, başlangıçlar, fırsatlar çıkar önümüze. @bukrt kaleminden “Yola Cık” bize bir macera teklif ediyor. 21 adımlık bir ben yolculuğu. Korkularımızdan dengemizi bulmaya kadar birçok konuya değiniyor yazar. Samimi bir dille, uzatmadan, hap bilgiler sunuyor bizlere. Başkalarından önce kendimizi sevmemizi, içimizi dinlememizi, önemsememizi öğütlüyor. Ve nihayetinde arayan herkesin yolunu bulması dileğiyle...
Yola ÇıkBuket Güngen · Ceres Yayınları · 202141 okunma
Bir gün ormanda esrarengiz bir şekilde koca ağaçlar devrilmeye başladı. Cüce kız ve kuzgun oğlan buna neyin sebep olduğunu anladılar. Ormana dev bir canavar gelmişti ve ağaçları deviriyordu. Ezilmemek için kaçiyorlardı. Ormanı ve canlıları yok etmeden önce devi durdurmaları gerekiyordu. Bunun için cüce kiz bir plan düşündü ormandaki her şeyi bilen kadını yani bir cadıyı bulmaları gerekiyordu. Böylece devi nasıl durdurabileceklerini öğreneceklerdi. Cadının yaşadığı korkunç ormana doğru ilerlediler ve başlarına nelerin geleceğimden habersizdirler. Macera dolu bir kitaptı.
Yaşar Kemal okumalarıma Tek Kanatlı Bir Kuş kitabı ile devam ediyorum. Yine ve yine efsane bir anlatım, işleyiş. Konusma dilinden izler yine bu kitapta da bulunmaktadır, bilindiği üzere bu durum bir Yaşar Kemal klasiğidir. Kısacık öykülerde bir sürü şey anlatan nadir yazarlardan... Kitabın konusu ise Yokuşlu kasabasına atanan Posta Müdürü Remzi Tavdemir ve eşi Melek Tavdemir, tren istasyonunda inerler ve kasabaya ulaşmaya çalışırlar. Kara kara düşünürken istasyon şefini görür ve kasabaya nasıl gideceğini ondan öğrenmek isterler. Şefin yardımıyla bir otobüse binerler ve kasabaya varmadan, yakın bir konumda inmek zorunda kalırlar. Çünkü kimse bu kasabaya girememektedir. Genel olarak olaylar cadde üzerinde geçmektedir. Kasabaya girmek isteyen diğer insanlarla Tavdemir ailesinin yaşadıklarını aktarır bize yazar. Yokuşlu’ ya neden giremediklerini, insanların neden terk ettiğini, kasabada nelerin olduğunu hiç kimse bilemez. Hep kulaktan dolma bilgilerle korkarlar ve korkuturlar kasabadan. Tek Kanatlı Bir Kuş, sürü psikolojisinin işleyişine örnek teşkil eden bir kitap. Keyifli okumalar.
Aimee Carter’in Piyon, Vezir ve Şah üçlemesinin son kitabı Şah, tüm olayların zirve yaptığı bir kitap oldu. Kahramanımız Kitty Doe, artık maskelendiği Lila Hart olmak zorunda değildir, karaceketlilerin liderlerinden biri, bir Hart ve devrimin sözcüsüdür. İkinci kitapta kanlı başlayan isyan bu kitapta büyük bir yıkımla son bulur. Sahte Daxton isyancıları bastırır ve bombalar ile sığınakları yerle bir eder. Her şeyin bittiğini düşünen Kitty ise kuzenleri Lila ve Greyson ile birlikte Daxton’un esiri olur. Kazanmak için piyonları feda ettikten sonra Kitty için yapılacak tek bir şey kalır veziri gözden çıkarmak... Kitty’nin son hamlesi olayları çok farklı noktaya getirir. Bir yanda özgür bir hayat yasamak için mücadele etmek diğer yanda sevdiklerinin olmadığı bir hayat. Kitty kendi içini ve duygularını keşfeder. Mücadelenin, fedakarlıkların ve sevginin önplanda olduğu bir son tasarlanmıstır. Serinin en iyi kitabının Şah olduğunu düşünüyorum. İkinci ve üçüncü kitaplar macera açısından doyurucuydu. Kütüphanenizde mutlaka olmalıdır diyemem, ortalama bir seri denebilir. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar.
ŞahAimee Carter · Ephesus Yayınları · 20172,334 okunma
Osman Özer kaleminden #YarasaFısıldarken bilimkurgu türünde bir roman. Bu türü seven biri olarak konusu hoşuma gitti. Kısaca yarasalarla yakından ilgilenen bir profesör çalışmaları ile insanlığı değiştirmek istiyor. Yarasalar eğitilirse ne olur? Dünyada hastalıklar çaresini bulan ünlü olsun diye çıkartılıyorsa…
Günümüzde de kafamızın içinde dönen sorular işlenmiş gibi kitapta. 150 sayfalık kisacık bir eser.