Anne Brontë'nin eserleri kardeşlerine göre daha geri planda kalmış gibi geliyor bana.
Daha önce Şatodaki Kadın adıyla Türkçeye kazandırılan Wildfelll Konağı Kiracısı Yedi Yayınları tarafından tekrar yayımlandı.Yazarın Agnes Grey'i de yine aynı yayınevi tarafından yayımlandı.
Wildfell Konağı Kiracısı'ndaki başkarakterimiz Helen, güçlü ahlâklı, dindar bir kadındır.Üst sınıftan ahlâken zayıf bir karakter olan kocası Arthur Huntingdon ile baskıcı bir başka karakterle kuşatılmıştır.
Helen Huntingdon ahlâksız aristokrat kocasını terk ederek, huzuru ve mutluluğu dürüst çiftçi kahraman Gilbert Markham'da bulur.
Tabii mutluluk yakalanana kadar bir dizi olay gelişir.
Charlotte Brontë'nin kadın karakterleri, kendi yaşam biçimlerinde, farklı yaşam biçimlerini buluşturur, ortaya çıkan farklılıklarla âdeta kendilerine işkence yaparlar.Wildfell Konağı Kiracı'sında Helen Huntingdon, duygularıyla yaptığı mutsuz evlilikte bile , yine yüksek ahlâkla davranmayı başarır.
Daha ahlâkçı sayılabilir Ann Brontë kardeşlerine göre.Anne Brontë, romanlarında gerçek aşk ile soyluların ticaret olarak gördükleri evlilikler arasındaki çelişkileri de yansıtır.
Sonunda kazanan aşk olur.
Anne Brontë'nin romanları, kurgusal ve hayal gücü olarak kardeşlerinin romanlarından zayıf bulunmuş.
Ben zevkle okudum.Kitabın başlarındaki yazım yanlışları rahatsız etti.