Gönderi

20.yüzyılın en etkili ve üretken ateistlerinden biri iken son zamanlarda " Yanılmışım Tanrı Varmış" diyerek tanritanimazliktan vazgeçip Tanrı inancına dönen Antony Flew 'Nasıl olup da, hiç-bir özelliği olmayan gazlara can veren, bilinci ve zekayı yonlendiren bir kanunlar kümesi var?' gibi soruların cevabının ilahi bir kanun koyucuya kazem ettiğini görür. Daha sonra o, evrenin bizim geleceğimizi yormuşçasına insana uygunluğu ve baştan beri ince ayarları olduğunun ortaya çıkmasını, yine tesadüfle izah edilemez rür ve Tanrı'nın tasarımlayıcılığına başvurmanın kaçınılmaz Tığını belirtir. Üçüncü olarak, yine teleolojik delil bağlamında, 'yaşam nasıl başladı?' diye sorar ve bu kadar akılsız bir evrer nasıl olur da özgün amaçları, üreme kabiliyetleri ve genlerde kodlanmış anlamlı bilgi kümeleri olan varlıklar yaratabilir? diye devam edip, bu ve benzeri gerçekler için yapılabilecek yegane açıklamanın, sonsuz zekaya sahip bir Aklın varlığını kabul etmek olduğu sonucuna ulaşır. Flew'nun ateizmden dönüşü ve buna neden olan bilimsel gerekçeleri açıkça belirtişi, bazıları yaşlanmasına hamletse de, genel olarak delillerin, özelde de teleolojik delilin, yukarda belirtilen Hume, Kant ve Darwin eksenli itirazlara rağmen, hâlâ fazlasıyla güçlü ve ikna edici olduğunun en açık kanıtlarından biri olsa gerektir.
·
99 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.