Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

619 syf.
9/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Okurken sık sık kendimi bulduğum bir kitap oldu. (Ara ara oyunbozanlar olabilir, kitabı okumayanlar devam etmesin incelemeye) Yeri geldi Oblomovun tembelliğinde, yeri geldi işleri sürekli erteleyişinde kendimden parçalar buldum. Belki onun kadar tembel ve cansız değiliz ama, hepimizin istediği mutluluğa ulaşınca onu olduğu gibi korumak ve o seviyede çakılı kalmak değil mi? Kim daha aşağısını layık görür ki artık kendine? Hayat bazen inişler bazen çıkışlarla dolu tabiki, orası ayrı... Fakat ben kimsenin kendi isteğiyle daha azını isteyeceğine inanamıyorum bir kez mutluluğu bulunca. Uyuşukluktan dolayı aşkı bile elinin tersiyle iten bir adam bu. Yargısı doğruydu, evet Olga Andreyi seviyordu, onun enerjisi ve hayata olan açlığı Oblomov için çok fazlaydı. Yine de aşk bu diyor insan kendine, ne diye uyuşukluktan korkudan endişeden tembellikten elinin tersiyle itersin ki? Gerçi zaman zaman öyle evhamlarla doluyor ki hayat, ben de önümü göremez oluyorum. Hiçbir şey konuşmak, düşünmek istemiyorum o an. Bu da bir başka Oblomovluk işte. Olganın mutluluğu bulduğunda kaybetmek istememesi ve endişe duyması aynada kendimi görüyormuşum gibi hissettirdi. Hatta bazen o kadar endişe duyarım ki bulduktan sonra kaybetmekten, bulur gibi olduğumda başlarım kendi kendime ket vurmaya. Buna bir çözüm bulan varsa duymak isterim açıkçası - haha. Okumanızı tavsiye ederim - eğer tavsiye için benim inceleme bakıyorsanız - oldukça güzel ve insanın kendi benliğine ayna tuttuğu bir roman. Hâlâ düşünüyorum benim hayattaki varoluş sebebim ne diye, Oblomovluk olmadığına göre şu birkaç izi yok etmek gerek bir an önce. Oblomovluğunuzun az olduğu günler dilerim!
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,1bin okunma
·
27 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.