Size kitabımızın kahramanı Ömer ile geldim.
Ah Ömer neler neler yaşıyor. Yaşarken bize de yaşatıyor. Ömer ilkokuldan sonra babası tarafından ayakkabıcı imalatı semtine gider ve orda Faik Ustasıyla tanışır. Nasıl bir usta ama Ömer’in gönlünde baba yarısı olmuş. Ama tabi ustası bir gün dünyadan göçüyor ve bütün işler Ömer’e kalıyor. Hem kendi ailesini hem de ustasının ailesini geçindirmek zorundadır. Bunu severek yaptığını görüyoruz. Zamanla Ömer ustasının kızı ile evlenir. Tabi evlenene kadar başka şeyler de olur. Annesinin onu başkasıyla evlendirmek istemesi. Kendi düğününde olan o olaylar. Hepsini çok güzel anlatmış yazar.
Uzun zaman sonra Ömer Hakkı’yı anlatır bize. Ah Hakkı herkesin göz bebeği iyi ki doğmuş olan hakkı… Babasız büyümüş ama akrabaları sayesinde el üstünde tutulmuştur. Ama gelelim ki işin içine para girene kadar herkes Hakkı’ya güvenmiştir ama nerden bilecekler Hakkı’nın her şeye sahip olup ona güvenenlere yüz çevireceğini. Ben çok üzüldüm keşke böyle olmasaydı, Hakkı’nın güzel kalbini para hırsı bürümüş. Olaylar böyle ilerlerken Hakkı’nın nasıl o noktaya geldiğini okuyoruz.