Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

256 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
İnsanın Acısını İnsan Alır - Ş. ERBAŞ (İçtenliğimizden Yaralıyız!)
"Seni hiçbir dünya telaşına değişmedim ben." Kitabı eline alır, incelersin. Sayfaları şöyle bir açar koklar, kitabın kokusunu içine çekersin. Ben çok severim mesela kitap kokusunu. Yeni basılmış ya da sararmış bir kitapsa muhteşem bir kokusu olur. Açar bir göz atarsın içine. Olur ya ilk cümle olarak böyle bir cümle çarpar gözüne. Hadi gel de okuma şimdi bu kitabı! "Seni hiçbir dünya telaşına değişmedim ben. Evlerin ve kalabalığın ağırlığını sana üstün tutmadım. Yoksulluğun acı­sından hafif bilmedim acını." (s. 7) Şükrü Erbaş! Nasıl bilirsiniz? Ben çok iyi bilirim mesela, hele ki şiirlerini... Zamanında az can çekişmedim dizelerinde. Aralara serpilmiş satırlar da şiirlere güzellik katıyordu adeta. Satır demişken orada duralım! Ele aldığımız eser şairin düzyazı şeklinde kaleme alınmış bir eseri. Şiirlerine o kadar alışmıştım ki biraz yadırgamadım değil. Ama okudukça çekti içine. Hele bir de onun kaleminden imzalıydı. Okumadan duramazdım. Yeniden teşekkürü borç biliyorum buradan bana bu kitabı imzalı olarak ulaştıran arkadaşa. 1000Kitap deyip geçmeyin, nice güzel yürekler barındırıyor içinde! "Farkında mısınız bilmem, kimse kendi acısını bile duy­muyor artık." (s. 132) "İyi günler bile acı vermeye başlamıştı." (s. 126) "Garip değil mi, yaşadığı acıları bile özlüyor insan." (s. 95) Sahi, acıyla ilgili ne kadar cümle var içinde. İçimizde de ne kadar acı var değil mi? Hangisini paylaşsam o kadar ilgi gördü ki... Biliyorum bolca acı var içinizde. Belki de acılarımız yakınlaştıyor bizi birbirimize. Yıllarca tartışıldı; sanat sanat için yok efendim toplum için. Sanatçının topluma karşı görevleri vs. Kendi hayat görüşünü açık açık yansıtmış eserinde Şükrü Erbaş. Hatta bazı cümleler o kadar gerçeği yüzümüze çarpar nitelikte ki neden toplum olarak bu halde olduğumuzu açıklıyor adeta. "Namusu cinsel organlara indirgeyen adamların mutsuz kadınları, bedenlerini soğuk yataklara çarpa çarpa tiksintiyi ve şiddeti doğuruyor." (s. 101) Birkaç bölüme ayırabiliriz eseri: Yazarın dünya görüşünü yansıttığı, siyaset, özgürlük, toplumun yaşayışı ve hayata bakışı, bir coğrafyanın kendine özgü yapısı ve karşılaştıkları güçlükler ilk bölümü oluşturuyor. Sonraki bölüm daha çok sanat ile ilgili, edebiyat, şiire dair düşünceler yer alıyor. Bu bölümde en çok beğendiğim şairin farklı edebiyatçıların düşüncelerinden yararlanmış olması. Esere doluluk, nitelik kazandırmış bu durum. Kimler yok ki... Sartre, Canetti, Dostoyevski, Camus... Hepsi de çok sevdiğim sanatçılar. Öyle olunca daha bir ilgiyle okudum o bölümleri. Aksi takdirde biraz sıkıcı gelebilirdi. Nihayet son bölüm kıymetli sanatçılara ayrılmış: Nazım Hikmet Pablo Neruda Cahit Külebi Ceyhun Atuf Kansu Orhan Veli Gülten Akın ve daha niceleri Onlarla ilgili bilgiler, yapıtlarından alıntılar... Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da/ Hatta aşk yüzünden ölmek de. (s. 186) Bu eseri mi yoksa şiirleri mi derseniz hiç düşünmeden şiirleri derim. Düşünürsem yine şiirleri derim. Ama yine de okumaya ziyadesiyle değer bir eser diye düşünüyorum. Her cümlesi alıp götürüyor uzaklara. Gelmeniz uzun zaman alıyor. Okurken yer yer boğuldum. Yer yer yıprandım. O da yetmedi sizi de yıprattım. İncelemelerim ne kadar uzun olursa olsun beni sonuna kadar okuyanlar var biliyorum. Onlar iyi ki var. Şimdi de paylaşarak daha çok kişiye ulaşmasını sağlarsınız beni mutlu edersiniz.
İnsanın Acısını İnsan Alır
İnsanın Acısını İnsan AlırŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201810,1bin okunma
··2 alıntı·
42,4bin görüntüleme
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Ve bugün doğum günü, kutlu olsun...
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Geceye bir not: Yine bir kitabın etkisinde kalınıp uyunamadı.
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Ayın kitabı seçilene kadar yeni kitaba başlamayıp bu kitabın etkisinde kalmayı tercih edeceğim sanırım.
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.